Uyum haftasıyla birlikte, okul öncesi eğitim ve ilkokul birinci sınıflar 2020-2021 eğitim öğretim yılına başladı. Çocuk Gelişimci ve Aile Danışmanı Hülya Karakaş, pandemi döneminde başlayan yeni eğitim öğretim yılının başında öğrencilerin koronavirüse uyumuna yönelik soruları yanıtladı.

Çocuklar, koronavirüsü nasıl anlıyor? Aileler, çocuklarına pandemi dönemini nasıl anlatmalı?

Çocuklar, koronavirüsü sıklıkla haberlerden duyuyor ve öğreniyor. Haberler de genelde ölüm konusu ile virüsü anıyor. Yoğun bakım, hastane gibi materyaller ile sunuluyor. Okul öncesi çocuklar da bu durumdan çok fazla olumsuz etkileniyor.

Küçük çocuklar, televizyonlar ve aileler, koronavirüsü nasıl aktarıyorsa öyle anlıyorlar. Oysaki çocuklara bunun bir virüs olduğunu, hepimizin geçirebileceğini ve korunursak bize bulaşmayacağını anlatmalıyız.

2020-2021 eğitim öğretim yılı başlayalı iki hafta oldu. Bu süre içerisinde pandemi gölgesinde çocuklar nasıl bir uyum yaşadı?

Uyum haftası, okul öncesi eğitim ve birinci sınıflar için her zaman zor bir süreçtir. Yeni ortam, yeni arkadaşlar, yeni bir düzen çocuk için zor bir süreçtir. Normal çocuklarda bile bu süreçte tırnak yeme, altına kaçırma gibi davranışlar görülebilirken işin içine bir de koronavrüs korkusu girince daha büyük bir duygu yoğunluğuyla okula gidiyor.

Çocuklarımızı bu sürece hazırlamamız lazım. Aile içinde bilgilendirme yapılabilir, uzmanlara danışılabilir veya psikoloğa başvurulabilir. Öncelike ailenin, çocuğun endi ve arkadaşlarının sağlığı için okulda yanında olamayacağını anlatmak lazım.

Maske kullanımı, el yıkama zorunluluğunu ve sosyal mesafesini koruması gerektiğini onlara uygun bir şekilde sabırla anlatmak gerekiyor. Çocuğu, pandemi gölgesinde bir okul ortamına girmeden hazırlamamız gerekiyor.

Pandemi sürecinde, sizin de gözlemediğiniz ciddi oranda tepkiler ne oldu?

Küçük yaşta çocuklar, öğretmenleri ve idareciler arasında bile zorlanma oldu. Çocukların genelinde daha çok aileden ve anneden ayrılma duygusu yaşandı. Bir de üzerine velilerin okullara alınmaması girince, çocuk anneden ve aileden bir kat daha uzak kalmanın duygusunu yoğun yaşadı.

Bu süreçte en doğru davranış, çocuğa okulda ders göreceğini ve ders bitince yeniden yanlarına geleceğini anlatmak olacaktır. Çocuklarımızı, fiziksel ve psikolojik olarak pandemi sürecindeki okul ortamına hazırlamak çok ama çok önemli.

Pandemi döneminde, çocuklar koronavirüsten korktu mu?

Özellikle küçük yaşta çocuklar, ölüm olgusunu fazla anlamlandıramıyor. Onların bu aşamadaki tek korkusu ailenin, onu okula bırakıp gidiyor olması. Bir daha aileyi göremeyeceğini anan çocuklar bile oluyor. Bu da bazı fiziksel tepkiyle dışa vurumlara neden oluyor. Böyle durumlarda uzmanlardan ve psikologlardan destek alınmalı.

Pandemi dönemi boyunca, sabahtan akşama kadar geçen süreçte veli ile öğrenci arasındaki iletişim nasıl olmalı?

Çocuklar, pandemi sürecinde çok fazla ölüm haberine şahit oldu ve virüs ile ölümü bağdaştırdı. Bu da çoğu zaman depresif durumlara neden oldu. Ebeveynler, pandemi sürecini normal hayata devam ediyormuş duygusuyla birlikte anlatmalı.

“Evet bir virüs var, ama virüse karşı dikkat edeceğiz. Etmezsek hasta oluruz. Edersek de virüsten korunuruz” diyerek çocuğa pandemi sürecinin yoğun duygusunu yüklememek lazım. Günlük hayatın, önlemler eşliğinde devam ettiğini anlatmak gerekiyor.

Velilerin koronavirüse ve pandemi sürecine olan duyarlılığı ne düzeyde?

Oldukça duyarlı davranan velilerimiz var. Ama maalesef duyarsız olan ve maske takmayı dahi gerek görmeyen velilerimiz de var. Oysaki çocuklara sadece maske takarak ve elimizi sık sık yıkayarak virüsten korunabileceğimizi anlatmak dahi yeterli olacaktır.

Asla çocukları, “Korunmazsan ölürsün, nefes alamazsın, iğne yersin, hastaneye yatarsın” gibi korkutucu cümleler kullanmadan eğitmek gerekiyor. Çocuklar, hiç ummayacağınız yerlere çekebilri ve düşünmediğiniz kadar korkuya kapılabilir.

Velilerin, bu konuda duyarlı davranmasını öneriyorum. Toplum olarak duyarlı bir toplumuz, yeter ki bu duyarlılığımızı çocuklara doğru bir şekilde anlatalım. Korunma yollarını itikleyerek değil, sabırla anlatarak, öğreterek anlatmaya çalışalım.

RÖPORTAJI İZLEMEK İÇİN buraya TIKLAYIN