Tam bir felaketler zincirini yaşıyoruz. Karada, havada, denizde, kentte, kırda her alanda artık nefes alıp vermeyi bile güçleştiren akıl almaz olaylarla karşılaşıyoruz.

Türkiye'mizde yanan orman alanlarının imara açılması doğamıza zarar veriyor. Yanan orman alanları en az 50 yıl imara kapatılmalıdır. Bu konu ile ilgili teklifler var. Bu teklifler kanunlaşırsa insan eliyle çıkarılan ve ülkemizin ortak değeri olan ormanlarımızı korumamız kolaylaşır. Ormanlar ve doğa hepimizin ortak malıdır. Orman alanlarına sahip çıkmak bir vatandaşlık görevidir.

Ciğerlerimiz yanmaya devam ederken en az yangın kadar vicdanları sızlatan ise 'Turizm bölgelerindeki yangınlar otel için mi çıkarılıyor? Sorusu oldu.

Antalya’da başlayan ve tüm sahil kesimini saran orman yangınları beraberinde 'Yanan ormanlarda oteller mi kurulacak? İmara mı açılacak?' sorularını da getirdi. Uzmanlar, yanan orman alanlarına otel açılmasının zor olduğu görüşünde hem fikirler. Fakat İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Mühendisliği öğretim görevlisi Prof. Dr. Doğanay Tolunay ve Orman Mühendisi Cihan Erdönmez sağlıklı orman alanlarında Turizm Teşvik Kanunu ile her türlü yapılaşmaya izin verildiğini belirtti.

Bu durumlarla ilgili şuana kadar net bir açıklama yapılmış değil. Yanan orman alanları imara kapatılacak mı? Kapatılmayacak mı bunu hep birlikte göreceğiz.

Bir orman niçin yanar?

Yıldırım düşmesi ve aşırı sıcaklar dışında, orman yangınlarının sebebi %99 insandır;

Bakanlık raporlarına göre orman yangınlarının yarısının sebebi belirlenememiş...

Yangınların % 42’si Bilinmeyen sebeple. % 34’ü ihmal ve dikkatsizlik. % 12’si yıldırım. % 7’si kasıt. % 5’i kaza sonucu oluşmuş.

SOSYAL MEDYANIN TEHLİKESİ

Ülkemizde meydana gelen herhangi bir olayda, sosyal medyanın klavye delikanlıları Ahmet Hakan’ın da dediği gibi;

“Bir taraf “PKK yaktı, teröristler yaktı” diye bağırıyor. Öbür taraf “Otel yapmak için yaktılar” diye bağırıyor.

Bir taraf “Uçak da uçak” diye tutturuyor. Öbür taraf “Helikopter var, mis gibi” diye

Bir taraf yangından politik muhalefet çıkarmaya çalışıyor. Öbür taraf yangının iktidara dokunmaması için çırpınıyor.

Tarafsız yorum yok. Soğukkanlı analiz yok. Bilgiye dayalı yaklaşım yok. Uzman görüşü yok. Olumlu ile olumsuzu aynı anda ortaya koyma yok. Meseleyi anlama çabası yok. Asıl en büyük tehlike budur.”

Bu durum neden yaşanıyor olabilir?

Bilgisizlikten mi?

Hayır!

Hiçbir zaman net bir açıklama görememekten kaynaklanıyor. Vatandaşlar arasında bu çelişkiler her olayda devam ediyor, bu şekilde de devam ederse bu durum hiçbir zaman değişmeyecek. İnsanlar artık yetkililerden olaylarla ilgili net bir açıklama bekliyor. Geçmiş olsun, gereken yapılacaktır dendiği sürece bu bilgi kirliliği ilelebet devam edecektir. Bu olayların yaşanmasında herkesin bir nebze de olsun suçu vardır.