Eğri boyun anlamına gelen bu kavram, farklı bir araştırma sırasında karşıma çıktı ve ilgilimi çekmesi üzerine köşede de yazmak istedim. Boynumuzun yanlara ve öne doğru hareket etmesini sağlayan kasların kısalarak işlev görememesi haline tortikollis hastalığı denilmektedir.

Kasların kısalan boynun tarafına doğru eğilmesiyle oluşan bu görünüm, hem fiziksel hem ruhsal olarak bebeği etkilemektedir. Yaptığım araştırma sonucu bu hastalığın doğumsal olabileceğini ve bebeklik döneminde tanısının konulduğunu öğrendim.

Tortikollisin kas kaynaklı olanı en sık karşılaşılan bir tür olsada, nörolojik hastalıklarda, görme bozukluğu, işitme bozukluğu ve bazı iç organ hastalıklarında da görülmesi olasıdır. Bu hastalığın nasıl meydana geldiğini araştırdığımda ise doğum sırasında ki anne karnında yaşanan sıkışmanın öncelikli olduğunu öğrendim. Doğum sırasında sıkışan boyun damarları tortikollise sebebiyet vermektedir. Doğumsal olan tortikollis tedavisinde amaç etkilenen ve kısalan kasın önlenmesidir. Kısalan boyun kasına karşılık boynun uygun pozisyona getirilmesi aynı zamanda ileride oluşabilecek şekilsel bozukluklarında önüne geçilmesi amaçlanır.

Burada önemli olan ailenin tutumu ve davranışlarıdır, bu tortikollisin düzelmesi için ailenin eğitim alması ve bu duruma uygun pozisyonlama öğrenip, egzersizlerle birleştirmesi oldukça önemlidir.
En önemli kural bu hastalığın ne demek olduğunu bilmektir, böylece tedavinin nasıl yapılacağı hangi yolların izleneceği aile fertlerine belirtilir.

Aile eğitimimin önemi çocuğun tüm yaşamını etkileyebilir, örneğin aile bebeği yatağına yatırdığında normal boynunu duvar tarafına doğru yatırması gerektiğinin bilincinde olmalıdır, amaç bebeğin dışardan gelen uyaranlara karşı boynunu çevirebilmesidir. Ailenin alması gereken eğitimin bir diğer parçası ise günde en az beş kere yapılması uygun görülen; eklem hareketleri ve germe egzersizleridir. Bu egzersizler boynun yana, öne, arkaya yavaşça dönmesi ile gerçekleştirilir önemli olan yavaş ve dikkatli olmaktır.

Önemli bir değer nokta ise bu egzersiz sürecinde bebeğin karnın doymuş olması gerekir, mutlu ve rahat pozisyonda olan bebek egzersizlere daha iyi yanıt verecektir. Hatta şarkı ve ya tekerleme söylemek ya da dinlemek bebeğin eğlenceli bir şekilde bu süreci atlatmasını sağlayabilir.
Bu tedavi süreci ciddi ve meşakkatli bir yoldur, bu süreçte uzmanlardan destek almak sizin ve bebeğiniz için daha sağlıklı olabilir. Bu egzersiz programlarının bir yıl kadar sürdürülmesi uygun görülmektedir. Aynı zamanda uzmanların yardımıyla tortikollisin durumu takip altında olmalıdır.
Peki, tedavi olmazsa veya gecikirse ne olur?

Tedavinin gecikmesi demek bebeğin yüzünde kalıcı hastalığa sebebiyet verebilir, hastalığın uygun şekilde tedavi edilmemesi yine kalıcı hasara sebebiyet verebilir, ilerleyen tortikollis kasta kalıcı kısalmaya sebebiyet vereceğinden bir yaşından sonra cerrahi işlemler gündeme gelebilir. Özelikle bebeklikte veya çocuklukta karşılaşılan normal dışı durumlar karşında mutlaka uzmanlara danışmalı ve kalıcı hastalıklara önlem alabilme şansımızı yitirmemeliyiz.