Kusura bakmayın çok ağır bir başlık oldu, hatta alaycı olarak da yorumlayabilirsiniz. İsteyen istediğini diyebilir. Ama olayın vahametine başka türlü nasıl dikkat çekebilirim bulamadım. Ankara Caddesi… Yani Karasu-Kocaali yolu, teknik adıyla D010 Karayolu… Işıklara yakın bir nokta, basın adıyla da Karasu’nun yeni ölüm yolu. Yalı İlkokulu’ndan Yalı Mezarlığı’na geçiş noktası bahsettiğim yer.

Yaza yaza meşhur ölüm yolumuz olan İstanbul Caddesi yani sanayi sitesi önünün yapıldığını nehayetinde gördük. Duble yol haline getirildi ve umuyoruz ki eskisi kadar kaza olmaz. “Eeee, üstte bahsettiğin yer de duble yol. Neden hala kaza oluyor?” derseniz, haklısınız. Çözüm duble yol yapmak değil o zaman.

Hep devlet suçlu değil. Birazdan sayacağım bahsettiğim noktada yaşanan ölümlü kazaları. Sürücülerde de pay olan var, kurumlarda da. Suçluyu mahkeme bulur, biz sorunu bulup çözümünü önermekle yükümlüyüz.

Tarih: 1 Aralık 2019 Pazar

Eşiyle birlikte otobüsten inen Ayşe Şirin (57), ışıklardan hızla gelen aracın çarpması sonucu olay yerinde hayatını feci şekilde kaybetti. Bir ayağı metrelerce uzakta bulundu. Kocasının gözü önünde yaşandı bu dehşet dolu ölüm. Arabanın çarptığı yerden 25 metre ileriye savruldu.

Haber adresi: https://www.karasuhaberleri.com/3sayfa/ankara-caddesinde-feci-kaza-1-olu-h6386.html

Tarih: 18 Aralık 2020 Cuma

Karşıdan karşıya geçen yabancı uyruklu bir genç. 19 yaşında. Ticari bir taksinin vurması sonucu 30 metre ileriye savruldu ve hayatını kaybetti. Yer aynı yer, sadece metrelerce ilerisinde ya da gerisinde bir önceki kazanın yaşandığı noktanın.

Haber adresi: https://www.karasuhaberleri.com/3sayfa/ankara-caddesinde-olumlu-kaza-h8227.html

Tarih: 9 Ekim 2021 Cumartesi

Biz üst geçit diye diye kendimizi yırtarken Karayolları tarafından yaya geçidi yapılarak onu da geçiş güzergahının yan tarafına yaparak çözüm bulunmasına rağmen akşam saatlerinde karşıdan karşıya geçen Tarhana (Sevinç diye biliniyor) Turgut (52), yine bir araç çarpması sonucu feci şekilde hayatını kaybetti. Yol zifiri karanlık. Çağdaş’tan dörtyol ışıklara kadar hiçbir cadde aydınlatması yanıyor. Farın gösterdiği yer dışını görmek mümkün değil. Sorumlusu acaba kim?

Haber adresi: https://www.karasuhaberleri.com/asayis/oglunun-oldugu-yere-metrelerce-mesafede-hayatini-kaybetti-h9653.html

Dehşeti anlatamam, yakınları var, sevenleri var. Ama video ve fotoğrafları elimizde mevcut. İsteyen kurum yetkilisine bir kopyasını veririz. Organları yerden elle toplanan ve ayağı metrelerce geriden poşete konulan kişi yakınınız olsa Allah korusun dayanılmaz bir acı olduğunu iliklerinize kadar hissedersiniz.

Sorunu anlattık. Tamam basın basınlığını yaptı, eleştirdi, koşa koşa gitti haber yaptı yazdı değil mi? Yaptık haberi ama neden yaptığımızı da her defasında izah ediyoruz. İstanbul Caddesi, ölüm yoluydu. Öle öle, yaza yaza, anlata anlata, şikayet ede ede çözüm bulundu. Defalarca dedik: “Yavaş gidin. Dikkatli geçin. Ölmeyin, öldürmeyin. Kazanın iki tarafında da yer alabiliriz”

CİDDİYE ALIN!

Tarih 6 Ocak 2021 Çarşamba... Gittik, yerinde çektik, yazdık, uyardık. “Hayaller üstgeçit, gerçekler yaya geçidi” başlığıyla haber yaptık. Okul ile mezarlık arasına bir üst geçit. Altını de yaklaşık 200-250 metre tel örgüyle uzunca kapatılsın. Buradan öğrenci geçiyor, pazara giden tüm Yalı Mahallesi sakinleri geçiyor, yaşlı geçiyor, genç geçiyor. Ve en önemlisi 100-120 km hızla araç geçiyor.

Haber adresi: https://www.karasuhaberleri.com/gundem/hayaller-ustgecit-gercekler-yaya-gecidi-h8344.html

NE Mİ YAPILMALI?

Ayağını gazda unutana laf boş. Üst geçit yapılsa da tellerin altından geçmeye çalışana laf boş. Ama devletin asi görevi bireyi yaşatmak ve yaşaması için önlem almak. Şehit Ferhat Sözer İlkokulu önündeki gibi bir üst geçit ihtiyacı var bu noktaya. Yaya geçidi çizdiniz, insanların kullandığı sokak çıkışlarına metrelerce uzaklıkta. Kimse geri gidip yaya geçidini kullanmıyor. Zaten yaya geçidinin anlamını bilen sürücü de yok memlekette. Uyarı levhalarına rağmen 90-100’le geçiyor yaya geçidinden.

EDS İSTİYORUZ

İnsanları cezayla korkutmak, gütmek elbette doğru değil. Ama insanların parçalanarak öldüğü yerde kusura bakma ama o şoföre ne dense boş. Kimse kasten öldürmek istemez. Ama kuralları çiğnemekten korkmuyoruz, ceza yemekten korkuyoruz. Biz bundan anlıyoruz maalesef. Hem kurumlara hem sürücülere hem yayalara sesleniyoruz ya da utanmıyoruz ya yalvarıyoruz. Karasu’ya artık bir Elektronik Denetim Sistemi (EDS) şart. Ankara ve İstanbul Caddesi özellikle… Kurallara uymayana acıma kes cezayı. Hızdan kes, kemerden kes, telefon kullanıyorsa direksiyon başında kes. Kes Allah kes ya. Belki ayağımız gazdan çekilir. Ama sen devlet olarak önlemini al önce. Sürücü kardeşim, sen de azıcık ayağını gazdan kes.

BU VEBAL SİZİN

Buradan açıkça belirtiyor ve açık mektup yazıyorum kurum temsilcileri, yerel yöneticiler, kimin çözüme etkisi olacaksa siz:

Yalı İlkokulu ile Yalı Mezarlığı arasındaki bölge. Saydığım üç ölümlü kazanın yaşandığı yerin mesafesi 250 metrelik bir hat. Araya tel örgü çekerek geçişler önlenebilir. Yalı Mahallesi 180.Sokağın olduğu yere, mezarlığa geçiş kısmına bir üst geçit yapılabilir. Ve en önemlisi Karasu’ya EDS getirilerek iki ölüm yolumuz olan Ankara ve İstanbul Caddeleri’nde kimsenin gözünün yaşına ve soyadına bakılmadan çatır çatır ceza kesilebilir. Çözüm olur mu, belki. Ama önlem alınmış olur. Bundan sonra ölecek herkesin vebali sizin boynunuzadır bunu bilin.

Yeter ya, yazmaktan çizmekten, haber yapmaktan biz yorulduk. Ölmekten yorulduk. Kaç para bu saydıklarım. Kurumlar bizden daha mı fakir, daha mı düşünemiyor çözüm yolunu. Sanmıyorum. Sadece işlerin işleyişini biraz itekleyelim de biz vebalimizi atalım üzerimizden. Uyarıyı yaptık, o bölgeye dikkat çektik cürmümüzce. Şimdi soruyorum: VAR MI BAŞKA ÖLMEK İSTEYEN?