Asgari ücrete ara zam talepleri var ama hükümet bunu duymak bir tarafa enflasyonun daha da düşeceğini öne sürerek şimdiden kapıyı kapatıyor.
Biliyorsunuz "Asgari Ücret" her yılsonu belirleniyor. 2025 yılı için belirlenen Asgari Ücret yüzde 30'luk artışla 22 bin 104 TL'ye yükseltilmişti. (Saatlik net asgari ücret tutarı ise 98,24 TL olarak belirlenmiştir.)
"Asgari" (en az) demek.
"En az" denilen bu ücret özel sektörün yıl sonuna kadar sabit bıraktığı ücret oluyor. Yani bunun üzerinde ekstradan bir artış yapılmıyor. Dolayısıyla yıl içinde gelişen olumsuz enflasyon hareketlerinden "artı" bir iyileşme yapılmıyor.
Eğer seçim dönemlerine rastlarsa o başka tabi...
Örneğin; 2023 yılı Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimine yaklaşıldığı dönemde...
2022 yılı için belirlenen 4 bin 253 TL'lik "Asgari Ücret" aynı yılın Temmuz ayı itibariyle ara zam yapılarak 5 bin 500 TL’ye çıkartılmıştı.
2023 yılı için belirlenen 8 bin 506 TL’lik "Asgari Ücret" yine Temmuz ayında ara zam ile 11 bin 402 TL’ye güncellenmişti.
Demek ki "ara zam" gerektiğinde (!) yapılabiliyormuş...
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) her ay düzenli olarak "Açlık-Yoksulluk ve Yaşama Maliyeti" verilerini açıklıyor.
2025 Mayıs ayı sonucuna göre;
Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapılması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 25 bin 092 TL’ye,
Gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 81 bin 734 TL’ye,
Bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’de aylık 32 bin 463 TL ’ye yükseldi.
Bekar bir çalışan genelde "Asgari Ücretli" kadrosuyla çalıştırıldığı göz önüne alındığında hükümetin belirleyeceği Asgari Ücret'in (en az) bunun altında olmaması gerekir değil mi?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 18 Haziran Çarşamba günü Grup Toplantısı’nda Asgari ücretlinin durumuna yönelik şu açıklaması çok tartışıldı.
Erdoğan "Göreve geldiğimizde asgari ücret 184 liraydı. Bununla sadece 170 litre mazot alınabiliyordu. Biz bunu 2015 yılında 290 litreye çıkardık. Bugün ise asgari ücretle tam 448 litre mazot alınabiliyor" dedi.
Evet yanlış okumadınız, asgari ücretlinin ekonomik durumunun 2002'ye göre çok daha iyi olduğunu ima ediyor. Hem de "mazot" hesabıyla...
Oysa henüz iktidarda olmadığı dönemlerde "çay-simit" hesabı yapılarak dönemin hükümeti suçlanıyordu.
O zaman bu örnek hesaba göre asgari ücretli gıda ve diğer harcamaları kısıp mazot mu kullansın? Mazot mu yesin? Mazot mu içsin?
Ha… Bu arada mazot 21 Haziran 2025 Cumartesi gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere 55 TL’ye geldi. Buna göre asgari ücretli ancak 401 litre mazot alacak. Yani 3 günde 47 lira kayıp yaşadı. İleride neler olur bilinmez.
Bu hesapları altın, döviz, et gibi örneklerle yaparsanız durum başka boyut kazanır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler düzeyinde hesaplasak en alt sıralarda yer alırız.
Esasen, asgari ücret mazota, benzine kıyaslanarak hesap yapılmaz.
SGK, BAĞ-KUR ve Emekliler için yılda iki kez enflasyona göre belirlenen aylık maaş güncellemesi asgari ücretliler için de geçerli olmalı. Hak, hukuk ve adalet budur!