Atatürk Bulvarı’nda hizmet veren çaycı esnafının bulvara masa ve sandalye konması belli bir sınırlama ile izin verilmiş ve ilçe halkı ile yazlıkçılar tarafından da beğeniyle karşılanmıştı. Önceki belediye yönetimi zamanında masa ve sandalyeler kaldırılmış, tepki üzerine geri konmasına fakat bir sınırlama getirilmesi şartıyla isin verilmişti. Pazartesi günü Haziran ayı belediye meclis toplantısında CHP’li meclis üyesi Mehmet Genç, gündem dışı söz almış ve esnafın, yaz sezonu nedeniyle masa sayısını üç veya dörde çıkartılma isteğini dile getirmişti. Başkan Sarı, “Bulvarın yeni düzeni oturulması için değil, Çark Caddesi gibi yürüyüş alanı olarak hizmet vermesi için tasarlandı, Aslında hiç konmamalı” demiş ve niyetini açıkça belli etmişti. Toplantıdan sadece 1 gün sonra esnafa masaların kaldırılması için yazı dağıtılmış ve bir gün süre verilmişti. Masa sayısını dörde çıkartmak isteyen esnaf, Çarşamba günü elindeki masalardan da oldu.
Fiyatlar yüksek, vatandaş dışarıyı istiyor
Çaycı esnafı, bulvardaki masa ve sandalyeleri kaldırırken, süpermarket dönerci ve çeşitli sektörde hizmet veren esnafın tezgah ve masalarını kaldırmaması da şikayet konusu oldu. Ayrıca sarı çizgi içerisinde kalacak olan dondurma gibi tezgahlardan sezonluk 5 bin lira, masa ve sandalyeler içinse 3 bin lira istendiğini belirten esnaf, duruma büyük tepki gösterdi. Sahildeki işgal ve yağmanın yanında Karasu esnafının hakkının savunulmadığını belirten esnaf, istenen bu fahiş işgaliye bedellerini vermelerinin mümkün olmadığını dile getirdi ve vatandaşın dışarıda hizmet almak istediğini söyledi. Bulvarda işletmecilik yapan Nuran Erdem, “Sayın Başkan seçim öncesi bizleri ziyaret ettiğinde isteklerimizi sormuştu. Her yaz sıkıntı yaşadığımızı ve zabıtaların uygulamalarını dile getirerek yaz sezonunda işletmemizde rahat çalışma yapabilmeyi istediğimiz söyledik. Süpermarketlerin çıkmaları yüzünden kaldırımlarda yürünmüyor, bunu kabul ediyoruz. Ama bizler servis yapan işletmeleriz” dedi. Erdem, “Vatandaş ve yazlıkçı, yaz sezonunda dışarıda servis almak ister. Burası yazlık bir ilçe. Adapazarı’nın merkezi değil ki. İstenen işgaliye ücreti ise astronomik bir rakam, iki masadan 3 bin lira, bir dondurma dolabından 5 bin lira isteniyor. Bu rakamları esnaf nasıl ödeyebilir?” diyerek sözlerini tamamladı.
Biz mi kurtaracağız?
Uzun yıllardır bulvarda hizmet veren çaycı esnafı Bahattin Çağlayan, “Atatürk Bulvarı’na masa atılıp çay içilmesi, ticari kazançtan öte bir sosyal aktivitedir. Bir kültürdür, insanları birleştirmedir. Biz, bu masalardan zengin olmuyoruz. Çarşıya gelenleri soluklandıracak, bulvarı kalabalık gösterecek bir etkinliktir. Bu kadar yüksek rakamlar istemek olmaz. Başkanlar geçici, esnaf ise Karasu’da kalıcıdır. Bu işin sahipleri muhatap alınsa, bir araya gelinse ve ortak bir çözüm bulunsa daha yapıcı olurdu. ‘Ben yaptım oldu’ Karasu’da kimseye fayda sağlamaz” dedi. “Biz bu ilçeye kral seçmedik, belediye başkanı seçtik. Böyle yaptırım, despotluktur. İşgaliye parası iki masaya 3 bin lira olur mu? Karasu’nun sorunu masa sorunu değil, masadan da bu belediye düze çıkamaz” diyen Çağlayan, “Karasu’ya gelen 300 bin yazlıkçının beklentisini karşılıyoruz. Amaç Kentpark’ı kalkındırmak mı? Bunun bedelini esnaf mı ödeyecek?” ifadelerini kullandı. Uygulamadan şikayetçi olan vatandaş Nihat Sarı ise, “Bir vatandaş olarak, bulvarda dinlenmekten ve çay içmekten memnundum. Bakın şimdi yerde oturuyorum. Yazın kapalı mekana girip çay içilmez. Çay bir kültür ve keyiftir. İki masanın kime zararı vardı? Uygulamayı hem biz vatandaşlar açısından hem de esnaf açısında yanlış buluyorum” şeklinde konuştu.
