-

FATURALARI YAKARAK TEPKİ GÖSTERDİLER (izle):

...

Vatandaş tarafından şikayet konusu olan yüksek ücretli faturalar ve zamlara tepki gösteren CHP Karasu İlçe Başkanlığı, Atatürk Bulvarı’nda bir basın açıklaması yaptı. Partililer ve vatandaşların yer aldığı açıklama sonrası yüksek gelen faturalar yakılarak hayat pahalılığı ve zamlara tepki gösterildi. CHP İlçe Başkanı Aykut Süt, basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

ZAMLAR EL YAKIYOR

“Bildiğimiz ve yaşadığımız üzere, 1 Ocak 2022 itibariyle bu güne değin görülmemiş bir şekilde elektriğe yüzde 52 ile yüzde 130, doğalgaza yüzde 25 ile yüzde 50, kömüre yüzde 38 ile yüzde 72 arasında zam yapıldı. Akaryakıta hemen hemen her gün yapılan zamları ise söylemeye gerek yok.

Yüzde 100’ün üzerinde. Döviz kurları bir aydır artmamasına rağmen zamlara bahane edilen kur artışlarından söz edilmeksizin mazot, benzin, LPG, oto gaz fiyatları her gün zamlanıyor. Akaryakıta yapılan zamlar artık vatandaş için bir yaşam biçimi oldu. Yapılan zamlar sonrasında vatandaşın eline ulaşan faturalar adeta el yakıyor.

Bu soğuk günlerde nasıl ısınacağını düşünen vatandaş battaniye altında kara kara düşünüyor. Gece ışığını da yakamıyor televizyon ışığında oturuyor. Hal böyle iken, vatandaşın evlerinde 23 derece ile ısındığını düşünen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ise doğalgaz ve elektrik kullanımına yönelik tavsiyede bulunarak, ‘Evlerimizde özellikle 1 derecelik sıcaklık değişikliği, yani 23 yerine 22 derecede evinizi ısıtmanın aylık faturanıza etkisi yüzde 7 olur’ gibi bir açıklama yapabiliyor.

Sayın Cumhurbaşkanı ise “Sizin hayatınızda sadece mum vardı mum, gaz lambası vardı gaz lambası. Biz ise bunu bu hale getirdik’ diyerek bizden önce elektrik yoktu, gaz lambası ve mum kullanıyordunuz demek istiyor.

2 Temmuz 2021 tarihinde Karasu’ya gelen TBMM Adalet Komisyonu Üyesi İstanbul Milletvekilimiz Turan Aydoğan, ‘Meskenlerin elektrik, su, doğalgaz, ısınma faturalarından KDV alınmasın’ diyerek kanun değişikliği teklifi sundu. Sunulan bu teklif AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

VERDİKLERİNİ GERİ ALDILAR

Zamlara bağlı olarak temel tüketim malları ulaşılamaz düzeye geldi. Vatandaş bakkalı, manavı, kasabı, marketi müze gezer gibi gezip çıkıyor. Yapılan bu zamlar ile temel tüketim maddelere ulaşmakta zorlanıyor. Yaşamın idamesi için ödenmesi gereken bedel 4 bin 250 TL’ye çıkarılan asgari ücret ile karşılanması mümkün değil. Asgari ücrette yapılan artış 1 hafta geçmeden zamlarla fazlasıyla geri alındı.

ENFLASYON, BEKLENENİN İKİ KATI

Merkez Bankası, yılın ilk enflasyon raporunu açıkladı. Rapora göre bu yıl sonu için öngörülen enflasyon artış aralığı yüzde 18,8 yüzde 27,8 arasında. Gerçekleşmesi beklenen yıl sonu enflasyonu ise yüzde 23,2. Bu oran, yine MB Başkanının üç ay önce geçen yılın ekim ayında açıkladığı bir önceki enflasyon raporunda yüzde 11,8’lik enflasyonun hemen hemen iki katı.

Memur ve memur emeklisi maaşlarına ilk 6 ay için yapılan yüzde 7,5 oranındaki zam, ocak ayı enflasyon artışının altında kaldı. Merkez Bankası’nın üç hafta önce yüzde 23 olarak açıkladığı yıl sonu enflasyon hedefi çöpe gitti.

TARIMA İHANETTİR

Tarımda sigortalı çiftçi sayısı yüzde 11,9 düşüş göstermiş ve 67 bin kişilik azalma ile 500 bin kişiye inmiş. AKP iktidara geldiğinde 5 milyona yaklaşan ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısı, 2019’da 2 milyon 83 bine, 2020’de 1 milyon 803 bin kişiye düştü. Ekim 2021 verileri, 84 milyonluk Türkiye’de sigortalı çiftçi sayısının 500 bine indiğini gösteriyor. Tarımdaki sigortalı çiftçi sayısının dibe vurması, üretimden kopuşun-kaçışın, tarlayı-bahçeyi-ahırları terk edişin göstergesidir. Çiftçinin bin 700’lere ulaşan Bağ-kur primini ödemesi mümkün değil.

İktidarın uygulamaya koyduğu elektrik, doğalgaz ve akaryakıt zamları Türkiye’de tarımsal üretimi tehdit ediyor. Elektrik ve doğalgazdaki tarifeli sistem küçük esnafın, sanayicinin yanı sıra tarımsal-hayvansal üretime de büyük hasar veriyor.

Doğru planlanmış bir tarım politikası ile ülkemizde üretilebilecek çift sıralı buğday, tek sıralı buğday, arpa, mercimek, bezelye, nohut, acı burçak ve keten bitkisi gibi ürünleri milyar dolar ödeyerek dışarıdan temin etmek kelimenin tam anlamıyla bu topraklara yapılmış en büyük ihanettir, düşmanlıktır.

ÇÖZÜM SANDIKTA

20 yıla yakın iktidarında doğru bir tarım politikası geliştiremeyen ve SWAP yolu ile döviz açığını kapatmaya çalışan AKP, tarımda gelinen noktanın ve tarımsal ürün temini için ülkemizden döviz çıkışını tek sorumlusudur.

İçinde bulunduğumuz durumdan çek çıkış yolu sandıktır. Sandık en kısa zamanda vatandaşın önüne getirilmelidir. Göreve gelecek liyakatli kadrolar ile yoksulluk, yoksunluk üretilcek politikalar ile sona erdirilecektir.