Pazar günü tüm Türkiye’de Ulusal Hayvan Hakları Birlik Hareketi tarafından eş zamanlı basın açıklaması düzenlendi. Karasu’da da düzenlenen basın açıklaması, Sahil Park Kafe önünde gerçekleştirildi. Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (Haykonfed) Temsilcisi Derya Yücesan tarafından okunan açıklamada İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslenilerek, “Katliam ve üreme döngüsü getiren bir kanun çıkarıldı, yetmedi! Bakanlığınız bu kanunun vahşet ve ölüm getiren maddelerinin daha da ötesinde genelgeler yayınladı. Sonuç hayvanların idam fermanı oldu” dedi. Yücesan açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:
ARA TOPLAMA İSTASYONU UYDURULDU
“Kanun açıkça diyor ki: Belediyeler ve özel idareler bakımevi kuracak. Bakımevlerinde kısırlaştırılan hayvanlar doğal yaşam alanlarında bakılacak. Ve bu bakım evlerinin hayvan refahı için uygun olabilmesi adına 2028’e kadar süre verilmiş olmasına rağmen bakanlığınız genelgeleri talimatlarında, ‘Acilen alan çevirin, hayvanları buralara doldurun’ dendi. Yasada olmayan ‘ara toplama istasyonu’ diye bir şey uyduruldu. Böylece kanun tanımaz hayvan bakımevleri yönetimlerinin hayvanları ölüm, zulüm, vahşet alanlarına kapatıp, kışın kar altında donarak, yazın güneş altında yanarak ölüme mahkum edip, canlı canlı gömmelerine açıkça fırsat verildi.
YETMEDİ, YETMİYOR
Yetmedi! İçişleri Müfettişleri belediyelere ‘kulübe, korunak gibi yapmanıza gerek yok, yer çevirip köpekleri doldurun’ diye talimatlar verdiler. Yetmedi, yetmiyor. Genelge talimatlarını, parti farkı olmaksızın yasal koşullara uygun bakımevi kurmayan belediyeler ve özel idareler, iştahla, hırsla uyguluyor. Ama yine yetmiyor, yine yetmiyor ve çözüm değil zulüm talimatlandırılıyor! Valiler de bunu bir “başarı” olarak size sunuyor. Sayın Bakan, 'Kanun, kanundur' dediniz. Ama kanunun sadece zulüm ve vahşet getiren maddelerini uygulatma peşindesiniz. Bu kanunda hayvanlar lehine olan birkaç maddeyi bile uygulatmamak için genelgelerle kelime oyunları yapılarak tuzaklar kuruldu.
BU MUDUR KANUN?
Bakanlığınızın hala bakımevi kurdurmayı beceremediği 1000’e yakın belediye varken bu zavallı hayvanları bir yanda toplama alanlarında açlığa mahkum ederken, öte yanda da merhametli insanların onlara uzattığı bir lokma ekmeği bile çok gördünüz! Bu mudur kanun? Bu mudur kanunu uygulatmak? Bu kanun ‘’sahiplendirme kanunu’’ dendi; ama İl Hayvanları Koruma Kurullarında; sahiplendirilecek hayvan sayısına sınırlama getirildi. Yetmedi. Site ve apartman yöneticilerinden onay istenerek sahiplendirme imkansız hale getirildi. Yetmedi! Bakanlık bürokratları evleri basarak sahipli hayvanları da hedef aldı. Sıra evlerdeki hayvanlara da geldi!
GÜVENLİK SORUNU BAHANESİ
Bu da yetmedi. İl Hayvanları Koruma Kurullarında sokaklardaki zavallı hayvanların beslenmesi yasaklandı. Valilik talimatnamelerinde ‘güvenlik sorunu’ bahanesiyle ‘sahipsiz hayvanların toplanması’ denilerek, yasada olmadığı halde kediler bile kurnazca araya sıkıştırılıp hedefe kondu. Yetmedi. İçişleri Müfettişleri raporlarında, 1000’e yakın belediyede bakımevi olmadığı halde; ‘Aç bırak – topla – kanunsuz yere kapat – öldür’ gibi vahşi öneriler ‘çözüm’ diye sunuldu! Bu mudur kanun, bu mudur kanunu uygulatmak?
SEYİRCİ KALDINIZ
Olmadı sayın Bakan. Siz sadece fırsatçı belediyelere fırsat verdiniz! İçişleri Bakanı olarak, hükümete şunu anlatmalısınız: Bu kanun çözüm getirmiyor; Bir yanda üreme öte yanda vahşet getiriyor. Sayın Valiler, 20 yıldır bakımevi kurmayan, kısırlaştırma yapmayan, kanun tanımaz belediyelere görevlerini yaptırtamadınız. Seyirci kaldınız. Şimdi ise kendi iradeleri dışında bu dünyaya gelen hayvanları güvenlik sorunu ilan ettiniz! Son iki yılda basına yansıyan verilerle ortalama 3.800 silahlı şiddet olayı yaşandı, her yıl yaklaşık 2.300 kişi öldürüldü, 3.800 kişi yaralandı. Olayların yüzde 15’inde bıçaklar, baltalar kullanıldı!
GÜCÜNÜZ HAYVANLARA MI YETİYOR?
Uyuşturucu cinayetleri arttı; çeteler polise silah doğrultup şehit etti. Ve bu dönem, “Zorbalığın en üst seviyeye ulaştığı dönem” ilan edildi. Şimdi size soruyoruz: Bunlar sokakların güvenlik sorunu değil, masum hayvanlar mı güvenlik sorunu? Sayın Valiler, Polisleri köpekler mi şehit etti? 3.800 silahlı şiddet olayını köpekler mi yaptı? Gücünüz hayvanlara mı yetiyor? Şimdiye kadar Valilik yaptığınız yerlerde kanun tanımaz belediyelere bakımevi kurdurup, kısırlaştırma yaptırmış olsaydınız üreme bugün kontrol altına alınmış olacaktı. Ama olmadı sayın valiler olmadı! Yavrularını emziren bir köpeği rahatsız etmemek için ordusunun yolunu değiştiren; uyuyan bir kediyi rahatsız etmemek için cübbesini kesen Hz.Peygamber’in (s.a.v) ümmeti olan bir toplumda olduğunuzu unutmayınız.
YAZIKLAR OLSUN
Tarım Orman Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Müdürlükleri masalarınızdan kalkın! Kanunda, ‘Bakımevi ve doğal yaşam alanlarının’ hangi şart ve fiziki koşullarda kurulacağı hükme bağlanmıştır. Ama siz, yıllardır masalarından kalkmadınız, görev yapmadınız. Şimdi de belediye ve özel idarelerin bakımevi kurmadan çevirdikleri yasadışı ölüm zulüm vahşet koşullarındaki alanlarına göz yumuyorsunuz! Yetmiyor! Talimatlarınızla açıkça fırsat veriyorsunuz! Yazıklar olsun! Siyasi parti ayrımı olmaksızın tüm milletvekillerine, bakanlık bürokratlarına sesleniyoruz! Bugün sokaklarda gördüğünüz her kedi köpek, siz görev yapmadığınız için üreyip, çoğaldı.
TARİH BU ZULÜMLERİ YAZACAK
Bu kanunun geçmesine onay veren milletvekilleri, sizlere soruyoruz. Çıkardığınız bu kanunla binlerce hayvan zulüm altında diri diri gömülüyor, işkenceyle öldürülüyor! Vicdanlarınız hiç mi sızlamıyor? ‘Bu mu sizin çıkardığınız kanun! Tüm partilere, tüm milletvekillerine, tüm bakanlık bürokratlarına sesleniyoruz. TBMM’de Hayvan Hakları Komisyonu kurun, üremeyi kontrol altına alacak, üretimi durduracak gerçek çözümler için derhal harekete geçin. Bilin ki bir gün tarih bu zulümleri yazacak.”