Remzi Akbaş'ın "Okul önlerinde neler oluyor?" başlıklı köşe yazısı

2023-2024 eğitim ve öğretim dönemi başlarken özelikle yazdım, uyardım.

Milli Eğitim Bakanlığı okulların hizmetli görevli ihtiyacını kısmen de olsa karşılıyorsa da güvenlik personeli için bir tasarrufta bulunmuyor.

Bu açığın Aile Birliği Yönetim Kurulu üyelerinin sağladığı bağışlar ve kantin kira gelirlerinden karşılandığını da yazmıştım. Ancak sigorta ve maaş maliyeti nedeniyle bu dönemde güvenlik personeli alınamıyor.

Yeni eğitim ve öğretim yılının 11 Eylül'de açılmasından bu yana geçen 37 günlük sürede güvenlik sorunları ile ilgili okul çevresinde olumlu yönde değişen bir şey görmedik.

Okulların giriş kapılarında güvenlik kabini var ama güvenliği sağlayacak personel yok. Bu görevi kimi zaman nöbetçi öğretmenler, kimi zaman da okul personeli sağlıyor.

***

Bakınız; özellikle lise çağındaki öğrencilerde ergenlik safhasında istem dışı aksiyonlar yaşanır. Bu durumu eminim birçoğunuz aynı yaşlarda yaşamıştır.

Günümüzde de buna benzer olaylara şahit oluyoruz.

Geçtiğimiz günlerde 4 günlük arayla Karasu merkezinde yer alan Şehit Hasan Keleş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi önünde meydana gelen olaylarda görüldü ki, okul çıkış saatlerinde mutlaka güvenlik bulundurulması gerekiyor.

Edindiğimiz bilgilere göre, öğrencilerinin son ders çıkış saatinde ilçe dışından gelen bir şahıs okul bahçesine girerek duygusal takıntılı olduğu tahmin edilen bir kız öğrenciyi kolundan tutarak dışarıya çıkarmak istemiş. Kız öğrenci diretince olaya diğer öğrenciler müdahil olmuş ve bir öğrenci dışarıdan gelen şahsı tartaklamış. Bunun üzerine şahıs belinden çıkardığı silahla yere doğru atış yapmış. Mermilerden biri başka bir öğrencinin ayağını sıyırarak yaralamış. Daha sonra ilgili şahıs okul personeli ve öğrenciler tarafından derdest edilerek polise teslim edilmiş.

Şimdi; bu olay yaşanırken diğer öğrencilerin psikolojik durumunu göz önüne getirin. O kız öğrencinin yerinde sizin de kızınız olabilirdi.

Bundan 4 gün öncesinde de bir gurup genç aynı okul önünde diğer öğrencilerle kapışması üzerine okul idaresi emniyet ekiplerini aramış. Ancak o gün Vali Bey'in ilçe ziyareti olduğu için gönderecek personellerinin olmadığı ifade edilmiş. Sonra yine okul idaresinin gayretleriyle olay büyümeden sonlandırılmış.

***

Buradan şuraya gelmek istiyorum.

Milli Eğitim Bakanlığı okullarda güvenlik sorunuyla neden ilgilenmiyor?

Okullardaki öğrencilerin güvenliğinden kim sorumlu olacak?

Ebeveynler çocuklarını okula gönderdiğinde "Benim çocuğum acaba sağ salim eve gelecek mi?" korkusu neden yaşasın?

Özellikle ilçede gençlerin en çok takıldığı yerler Şehit Üsteğmen İbrahim Abanoz Anadolu Lisesi ile Şehit Hasan Keleş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi geliyor. Buralarda arada bir de olsa polis devriyesinin görünmesi gerekiyor.

Ayrıca araç geçişlerinin yaşandığı dörtyol ışıklar ile Toki konutları güzergahları arasında bulunan okullar ve İnönü İlköğretim Okulu'ndan çıkan öğrenciler trafik tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Dolayısıyla bu güzergahlarda alt veya üst geçitler yapılması veya emniyet tedbirleri alınması bir zorunluluk haline geliyor.

Buraya kadar olan sorunlar öğrencilerin güvenliği ile ilgili olanıydı.

Bir de daha önemli bir sorun gençler arasında giderek yayılıyor. Evet; uyuşturucudan bahsediyorum.

Nereden temin ediyorlarsa bazı öğrencilerin okul çıkışlarında buluşarak sote yerlerde bu tür maddeleri kullandıkları yönünde haberler alınıyor. Bu konuyu çok ciddi ve önemli görüyorum. Sadece emniyet tedbirleriyle çözülecek bir sorun olmadığını biliyorum. Özellikle başta aileler olmak üzere, okul idaresi ve emniyet arasındaki korelasyon ile bu sorunu en asgariye indirmek mümkündür.

Görüldüğü üzere okullar açıldı ancak sorunlarda etrafa saçılmaya başladı. Umarım çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği için hep birlikte bu sorunların üstesinden geliriz.