Tugay Bilgen'in "Ne yapacağız biz bu duygularla?" başlıklı köşe yazısı

Bazen karar verebilmek çok zor olabiliyor değil mi? Keşke karar vermek zorunda olmasam. Aslında mantıklı olanı biliyorum ama duygularıma da güveniyorum ve bu ikisi birbirine zıt şeyler söylüyor. Ben şimdi ne yapacağım. Bir süre ölü taklidi mi yapsam?

İşte karar vermek, tercih yapmak gibi konularda zor durumda kalmış kişinin sözleri. Şimdi zihnimizin karar vermesini zorlaştıran kısımları gelin beraber inceleyelim.

Farz edelim ki kafamızın içinde bir meclis kuruldu. Siz (yani zihniniz) ise meclis başkanısınız. Son sözü söyleyecek ve geleceğimizi etkileyecek kararlar alacaksınız. Siz de her akıllı başkan gibi karar vermeden önce meclis üyelerine söz vermek istediniz. Müsaadenizle, üyeler sözlerine başlamadan size kısaca üyelerimizi tanıtayım. İlki tecrübeler, ikincisi tahminler, üçüncüsü anlık yeni veriler, dördüncüsü duygular. Bu ilk 3 grup ile uzlaşmanın bir şekilde yolu bulunur genelde? Ama dördüncü grup biraz fena. Meclisi sürekli karıştırırlar. Kendi menfaatleri meclisin menfaatlerinden daha önemlidir onlar için. Önce onların karnı doyacak diye düşünürler. En çok ses hep onlardan çıkar. Daha anlaşılır olmak adına birkaç isim vereyim hak vereceksiniz. Mesela "Arzu, hırs, intikam, aşk, öfke, kaygı" bu gruptakilerden bazıları. Şimdi neden meclisi karıştırıyorlar dediğimi anlamışsınızdır. Kendinizi o mecliste bir hayal edin şimdi. Her grup sırası ile konuşmaya çalışırken bu duygular grubu sürekli lafa atlıyor. Kimseyi dinlemiyor. Bazen öyle gürültülü oluyorlar ki siz diğerlerinin ne dediğini duyamaz oluyorsunuz. Ve en sonunda meclisteki herkes gözünüzün içine bakıp karar vermenizi istiyor.

Hadi bakalım meclis başkanı. Şimdi top sende. Ne yapacaksın? O karar nasıl verilecek? Herkesi dinleyebildin mi? Dinlediklerine güvenebildin mi? Biraz daha zaman mı lazım? Haberin olsun, karar vermek için her zaman uzun vakitlerimiz olmayacak.

Şimdi sen ne yapacağını düşünürken diğer insanlar neler yapıyor kısaca ondan bahsedeyim. Kimisi bu 4.grubu (duygular) sessize almış bunları hiç dinlememeyi güç göstergesi olarak kullanıyor. Kimisi bu 4.grubu baş tacı yapmış. Başkanlık makamına oturtmuş ve onlar ne derse onu yapıyor. Sen şimdi sessiz bir yer bul kendine bir düşün bakalım. Ne yapacağız biz bu duygularla?