Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karasu İlçe Başkanı Aykut Süt, MHP Karasu İlçe Başkanı Münir Ali Kara’nın ilçede yayın yapan bir haber kurumunun canlı yayınında hakkında söylediklerine ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

“ARTEM TV moderatörü Levent Arslan, programına konuk olan MHP Karasu İlçe Başkanı Münir Ali Kara’ya ‘Türkiye’deki siyasi dilden memnun musunuz’ diye soru soruyor. Kara, ‘Türkiye’deki siyasi dil sert filan değil, çok yumuşak, sıfır hakaret’ diye cevaplıyor” diyerek sözlerine başlayan Başkan Aykut Süt, açıklamasına şöyle devam etti:

Sonra konuyu terör ve LGBTİ’ye getirilip ben ‘İ’ye ‘İ’ derim diyor. Devamında ise ‘Neysen osun işte, Ülkeyi bölmeye çalışanla beraber kahvaltı etmeyi düşüyorsan sen de vatan hainisin’ dedikten sonra Aykut Bey’e sordum ‘Selahattin Demirtaş terörist midir değil midir?’ diye Aykut bey dedi ki ‘değildir’.

Sayın Kara, kendisine sorulan soruyu gollük pas olarak görmüş olacak ki, sorunun soruluş amacının dışına çıkarak büyük bir sorumsuzlukla beni terörist ilan edebilmiştir.

AĞZINDAN ÇIKANI KULAĞI DUYMUYOR

Benim de tanık olduğum çeşitli konuşmalarında temsil ettiği siyasi hareketin iktidar olma gibi bir amacının olmadığını açık olarak ifade eden Kara’nın amacı sarayın gölgesi altına sıkıştırdıkları oyları konsolide etmek mi, son dönemde yaşanan gelişmelere duyarsız kalamayıp çamur ittifakından kopan vatandaşları geri döndürmek mi anlayamadım.

Ama gördüğüm bir şey var ki, Kara’nın ağzından çıkanı kulağı duymuyor, gazeteci olması hasebiyle işyerine yapmış olduğum dostane ziyarette konuşulanları üst perdeden irite edici bir tavırla açıklıyor ve lafın nereye gideceğini hesaplamadan beni hedef gösteriyor. Sayın Kara, ben hukukçuyum. Hukukçu gibi davranmak, hukukçu gibi cevap vermek durumundayım. Sen kendini yargılama makamı olarak görebilirsin ama ben göremem. Kendin ile beni bir tutma. Ben, yüksek sesle hak-hukuk-adalet diyen bir siyasi hareketin temsilcisiyim. Sen ise ‘Biz yapalım, hukuk arkadan gelsin’ diyen adalet sarayları inşa eden ama vatandaşa adalet aratan çamur hareketinin temsilcisisin.

SİNAN ATEŞ CİNAYETİ İÇİN DE HÜKÜM KUR

Sayın Kara, hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı olmayan, siyasi baskı altında yıllardır hapishanede tutulan Selahattin Demirtaş hakkında terörist hükmü kuruyorsun ya, o zaman bir hüküm de Atatürk milliyetçisi Sinan Ateş’i uyuşturucu müptelalarına katlettirenler, göz göre göre işlenen cinayeti engellemeyenler, adice azmettirenler, bu yolda devletin özel harekat polisini de kullanmaktan geri durmayanlar, yakalanan katilleri adliyeden kaçıranlar hakkında da hüküm kur. Lütfen hukukun katil demesini, hukukun azmettiren demesini bekleme. Sen hükmünü kur, hukuk arkadan gelir elbet. Bu dönem gelmezse illa bir gün gelir. Ya da en azından bir taziyede bulun, ‘Allah rahmet eylesin’ de.

Kardeşim üzülerek söylemek zorundayım, merhum Sinan Ateş, MHP’nin çamur ittifakındaki konumunu sorguladığı için, ittifak içinde rahatsız olduğu durumlarda dik duruş sergilediği için, Atatürk’e laf uzatanlara tepki koyduğu için, ittifak ruhuna(!) aykırı davranarak Genel Başkan Devlet Bahçeli ve çevresindekileri rahatsız ettiği için hüküm de kuramazsın, fikir de açıklayamazsın, taziye mesajı da yayınlayamazsın.

SAYIN KARA, TARAFINI SEÇ

Kendi vücudu ile ilgili tasarruf hakkını kullanan LGBTİ’nin ‘İ’sine rahat bir şekilde ‘İ’ diyorsan, 6 yaşındaki çocuğun kendi ile ilgili tasarruf hakkını kendinde bulunanlara bir şey diyebilirsin. İnsanları kutuplaştıranlara, birbirine düşman edenlere, ülkeyi yandaş arpalığına çevirenlere, kara para cennetine çevirenlere, vatandaşı pula muhtaç edenlere de bir şey diyebilirsin.

TV programında diyorsun ya, benim inandığım dinde kişi sevdiği ile beraberdir. O zaman tarafını seç. Diyemezsen eğer ülkeyi soyup soğana çevirenlerle, siyasi istikbal için her türlü ali cengiz oyununu yapmaktan geri durmayanlarla, din istismarı yapanlarla, arabada pudra şekeri çekenlerle, çocuk istismarını dini hak görenlerle bir olduğunu beraber olduğunu göstermiş olursun.

CUMHURBAŞKANININ SİYASİ DİLİNİ UNUTMA

Esasen sınırlı olarak saydığım bu durumların daha fazlasından rahatsız olduğunu da tahmin edebiliyorum, ama hüküm kurup fikir beyan ettiğinde siyasi üstlerince 8. kez (belki daha fazla-yedi kez olduğunu kendin söylemiştin) kulağının çekileceğini (mecazi anlamda) biliyorum.

O sebeple son derece lüzumsuz bu konuyu burada kapatıyor, sana da bu siyasi lafazanlıkları yakıştırmadığımı ifade ediyor, Genel Başkanın Devlet Bahçeli’ye ‘aile nedir bilmez’, ‘çoluk nedir çocuk bilmez’, ‘zürriyetsiz’ diyen Cumhurbaşkanı’nın siyasi dilini de unutma. Hele ki, çamur ittifakı ruhuna zarar verir diye yutma.