Oğuzhan Kır'ın "Karasu’nun Yeniçeri derebeyleri (1770-1850)" başlıklı köşe yazısı
19.yüzyılın başlarında Sakarya Nehri ile Melen Irmağı’nın denize döküldüğü sahil bölgesinde konumlanan Karasu kazasının bilinen ilk ayanı Hacı Hasanoğlu İsmail Ağa’dır. Hakkında, şaki mi yoksa hayırsever bir mi olduğuna dair bazı şüpheler bulunmaktadır. 1772 yılında Sultan III.Mustafa’nın Kırım Hanı Kaplan Giray’ı azletmesi ve Mehmet Giray’ı, Han ilan etmesinden sonra onu tebrik etmek için gönderdiği mücevher ve değerli eşyaları taşıyan sefinenin Karasu canibinde batmasıyla eşyaları su altından çıkararak el koyan Hacı Hasanoğlu İsmail, olay sonrasında yargılanmış ve suçlu bulunarak Boğazkesen Kalesi’ne hapsedilmiş ve ardından idam edilmiştir.
Hacı Hasanoğlu İsmail Ağa’dan sonra kardeşi Hacı Hasanoğlu Abdi Bey Karasu Ayanı olmuştur. Aslen Nefs-i Karasulu (Küçük Karasu) olan Hacı Abdi Bey, genç yaşta Padişahın hususi muhafız alayı olan Silahşoran-ı Hassa’ya alındı. Savaşlara katılarak ganimet elde etti. Sakarya Nehri’ndeki kereste ve odun ticaretini daha iyi idare edebilmek için Karasu kazasının merkezini Nefs-i Karasu’dan İncirli’ye taşıdı. 1795 tarihinde Karasu Merkez Camii bitişiğinde bulunan ve kendi adını taşıyan Hacı Abdullah Bey Mescidi’ni inşa ettirerek Hacı Abdullah Bey Vakfı’nı kurdu. Günümüzde bu caminin kapısında bulunan kitabede mescidin banisi Hacı Abdullah (Abdi) Bey ibaresi yazılıdır.
Karasu’nun gelmiş geçmiş en meşhur idarecisi Silahşor Hacı Abdi Bey, Sultan III.Selim ve Sultan II.Mahmut’un yakın adamlarından biri olan, silah kullanmakta usta, ünlü bir yeniçeriydi. Odun ve kereste sevkiyatını uzun yıllar başarıyla yönetti. 1806-1812 Osmanlı Rus Savaşı devam ettiği sırada 1811’de 4 adet Moskof (Rus) gemisinin Sakarya Nehri Ağzına gelerek kereste yüklü kadırgaları top atışına tutması ve iskeleleri ateşe vermesi sonucu Sultan II. Mahmut’a arz yazarak durumdan haberdar etti. 1812 yılında Akçeşehir’de (Akçakoca) vefat etti. Naaşı, Akçakoca Topuzlu Mezarlığı’nda bulunmaktadır.
Silahşor Hacı Abdi Bey’den sonra yeğeni Hacı Hasanoğlu İsmail Ağa’nın oğlu Silahşor Hacı Abdi Bey ayan oldu. O da yeniçeri ocağından idi. Karasu’da 2. Hacı Abdi Bey dönemi yaşanırken, Sakarya ağzındaki kereste ticareti yüzünden Şeyhler (Kaynarca) Ayanı Müderris-zade Mustafa Bey ile aralarında anlaşmazlıklar yaşandı. 1813 yılında vefat eden 2.Abdi Bey, amcasının İncirli’de yaptırdığı caminin haziresine defnedildi. Şilahşor ibaresi geçen şahidesi daha sonra Karasu Merkez Mezarlığı’na taşındı.
Hacı Hasanoğlu İsmailoğlu Hacı Abdi Bey’den sonra yerine oğlu Mustafa Bey ayan oldu. 1816 yılında 45-50 silahlı adamıyla birlikte Darıçayırı’nı bastı. Köylülerle, odun ve kerestelerin zamanında hazır edilmediği ve fiyatı konusunda anlaşmazlık yaşadı. Çıkan tartışmada silahlar ateşlendi birkaç köylü öldürüldü ve bazıları dövülerek hapsedildi. Darıçayırı ve diğer 4 köyün önde gelen eşrafı Mustafa Bey’in ayanlığını kabul etmediklerini, Nefs-i Karasu’da oturan İmamoğlu adlı kişinin ayan olmasını istediler. Bursa Eyalet Mahkemesi’nde görülen davada Mustafa Bey haklı bulundu ve yeniden hilat giydirilerek Karasu Ayanı yapıldı. Mustafa Bey 1818 yılında Karasu’da suikast sonucu öldürüldü. Mustafa Bey’den sonra 1826 yılına kadar kardeşi Halit Bey ayan oldu. Ondan sonra da diğer kardeşi İsmail Bey, 1850 yılına kadar Karasu Ayanı olarak görev yaptı.
Hacı Hasanoğlu İsmail ve Abdi Beylerin ailesi 1770’lerden 1850’ye kadar Karasu kazasında tek yetkili kişiler olmuşlardır. Nüfuzları Sakarya’nın kuzeyinden Akçakoca’ya kadar uzanmıştır. Günümüzde Hacı Abdi Bey ailesine ait bütün mezar taşları, Karasu Merkez Kabristanlığı ve Karasu Köyü Kabristanlığında bulunmaktadır. Sadece Hacı Hasanoğlu Abi Bey’in şahidesi Akçakoca’dadır. Hacı Abdi Bey’in nesli günümüzde “Ayan” soyadı ile Karasu Köyü’nde yaşamlarını sürdürmektedirler.