Aybüke Yıldız'ın "Yansıma" başlıklı köşe yazısı
Güneşe,
Bazı günler de hava tanıdık kokar ve zamanın alıştığı bir döngüdür.
Pencere kenarında müge çiçekleri ve o pencerenin önünden geçen insan bir göz dalar geçmişe.
Neyi anımsattığı ise meçhul.
Geçmiş hatırlanmaz ve gelecek ise bilinmez. Ya geriye kalan nedir yani o his nasıl bir şey? hatırlanmadığı için acımı yoksa bilinmediği için korku mu?
Eğer kalbinizi siz korumazsanız yediğiniz ekmeğin tuzu olmaz.
Şarkılar ezberlenir, katil ise kara kargalar ve herkes sessiz. Şiirler resmedilmeli, gideni değil, kalanı yazarım hem giden her zaman aptaldır. Kahramanlığı giden yapmak ister ama her zaman gösteriş budalasıdır.
Neyse enerjimi toparlamak üzereyim, auramı kontrol edebilirsem.
Tabi ki Selena Gomez dinleyerek yazımı okuyun.
Eylül ayı bitiyor ama çoktan hoş geldin kitaplar, çizmeler ve yeni şiirler.
Yağmur da şiirlerim dans edeceğim.
Yazım hatalarıma takılan aptal yönetici önce mağazalarını yaverler ile yönetmeyi bırak.
Aynalar zarafet ile dans ediyor. Aşk tutku ile ahenk içinde, güneş tenime ait.
Kıvırcık salata güzel olur ama sezonu değil galiba biraz çirkinleşmiş. Ben artık roka sebzesini tercih ediyorum albayım.
Yine aşık olacaksınız.
Ve bazen kaçın bu kalbinize iyi gelecektir. En çokta zihninizden.
