Günlük yaşantımız içersinde birçok olayla karşılaşırız; kimi düşündürür, kimi mutlu eder, kimi üzüntü verir, lakin bizler bu olaylar karşısında bir şekilde yaşantımızı devam ettirmek zorundayız. Birileri bu durumlara karşı güçlü olurken, birileri bu durumlara karşı pes eden taraf olur. Hayatımız boyunca inişli çıkışlı zamanlar yaşarız, fakat her bireyin tepkisi ve yapacakları farklı olacaktır.

 

Peki, bizlerin neye ihtiyacı var? Yaşamın can verecek noktası nedir?

 

Motivasyon bizlere can verecek olan noktadır. Nedir bu motivasyon: Güdü ve ya bireyin hareket ve davranışlarını başlatan içsel güç. Davranışa enerji sağlayacak olan organizmanın içindeki ve çevredeki güçler olarak tanımlanır. Bireyin içsel gücü ile davranışa hazır hale gelmesine güdülenme yani motivasyon denir. Bu içsel güç ile bizler başarının temellerini atarız. İş hayatımızda, ev yaşantımızda, okullarda kısacası içinde bulunduğumuz durumların başarısı tartışılırken sorunlar nerde çıkmaktadır?  Bir eğitimci olarak okulların başarısını ele almayı tercih ediyorum, sizler bu durumları kendi yaşantınız üzerinden değerlendirebilirsiniz.

 

Okullarda başarı konusu sadece öğrenciye maal edilen bir durum olmamalıdır, çünkü okul sadece öğrenciden oluşan bir mecra değildir ve sadece öğrenci motivasyonu yeterli olmayacaktır. Öğretmenlerinde motivasyona ihtiyacı vardır ve tabi ki velileri bu motivasyonun dışında bırakmak imkansızdır. Çünkü eğitim ve öğretim gibi zor bir süreci yürütmek hiç de kolay değildir.  Şöyle düşünelim; yakıt deposu boş olan bir aracın kontağını çevirseniz, bu hareket çalışmasına bir olanak verecek mi? Yaptığınız iş ne olursa olsun; bir müdür, bir garson, bir öğrenci fark etmeksizin başarı için ihtiyacınız olan ilk koşul motivasyondur.

 

Motivasyonu etkileyen birçok etken vardı; ekonomik koşullar, meslek sevgisi, mesleki yeterlilik, çalışma süresi, çalışma arkadaşları,  çalışma şartları, saygınlık, özlük hakları… Bizler önce bu durumları iyileştirmeliyiz. Bulunduğunuz ortamda motivasyonu düşüren her durum için çaba sarf etmelisiniz, gerekirse konuşarak gerekirse dinleyerek, gerekirse hakkınızı arayarak. Ilımlı oluşturulan her yönetim örgütsel motivasyonun kaynağına sahip olacaktır. Örgütsel motivasyona sahip olan her ortamda paydaşlar birbirlerine karşı şeffaf olurlar. Takım ruhu hakimdir ve iş birliği ile her şey ılımlı hayat seyrindedir. Samimiyete dayalı ilişkiler kurulur. Sağlıklı iletişim, demokratik bir çalışma ortamı ve hoşgörü kendisini hissettirir.

 

Aksi durumları düşündüğümüzde; o ortama girildiği andan itibaren soğuk rüzgarlar eser, iletişimin bittiği, paydaşların iş doyumunun ve motivasyonunun yok olduğu yaşantılardır. Sevgi ve saygının olmadığı yaşantı ortamlarıdır, böyle durumlarda paydaşların düşünce ve duyguları yok edilmiştir, yaşam kültürü kural ve yönetmelikler üzerine kurulmuştur.

 

Böyle yaşantılar motivasyondan uzak, duygu ve düşüncelerin yok olduğu durumlardır. Tek yol, tek doğru ve sınırlara hapsedilmiş tek tip karakterlerdir var olan.