Aybüke Yıldız'ın "Korkak adam" başlıklı köşe yazısı

Sen sevmeyi bilmiyorsun. Aşk senin dengin değil aslan parçası. Ahım sevmemene değildi ki olur gibi yapıp korkakça kaçmanaydı ve çok güzel ilham verdin.

Şiirlerimin kahramanı olmak senin suçun değil benim aptallığım. Ama şiirlerim hep bana ait kalacak senin kokun gibi saçma sapan kadınlara değil.

Senin ile aynı gökyüzünde nefes alabilmek için geldim o şehre ama gördüklerim oldukça burkucuydu kalbim için sen başka kalbe aitsin. Sevmeyi öğren ama iliklerine kadar hisset benim gözyaşlarımı da hem sen sevmeyi de hatta sevilmeyi de bilmiyorsun.

Bir ilişkide aldatan adamdan en kötüsü korkak bir adamdır. Ne anlar ne sever ne dinler ne umursar nede yanınızda olur gibi ama kırılan kalbin ahı seni bulur.

Kırdığın kadar kırıl ama günün sonunda yine de sevil. Bir yerde hesaplaşalım.

Şairlerde istifa eder. Dün yüzüme bir gerçeği vuran arkadaşım şunu demişti bana “sen bu adama yazmadın mı onca şiirleri”

Deli sarılmayı istemek bir insana hem de hiç yan yana gelmediğiniz bir adama galiba aşk bu olmalı, kokusu saçlarımı bulmalıydı korkaklığı.

Korkak bir adama inanmak şairin suçudur.