1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı tarihinin en büyük hezimetlerinden biridir. O tarihe kadar 1699 Karlofça’dan sonra yaşanmış en büyük acıdır. Bu yenilgiden sonra Müslüman toprağı Kırım, Ukrayna, Kuzey Kafkasya ve Doğu Avrupa’daki topraklarının tamamını kaybeden Osmanlı Devleti bir daha kendini toparlayamamıştır, dağılmaya giden süreç hızlanmıştır. Bu büyük savaş, Rus Çariçesi II. Katerina’nın Polonya’yı (Lehistan) karıştırarak parçalamak istemesinden kaynaklandı. Polonya’da Kral ve Soylular arasında çıkan çatışmaları fırsat bilen II. Katerina, Ukrayna Kazakları’ndan oluşan bir orduyu Kralı desteklemek için Polonya’ya gönderdi. Rus ordusu Batı Ukrayna’daki Osmanlı şehri Balta’ya girerek yağma ve katliam yaptılar. Bunun üzerine Padişah III. Mustafa Han 25 Eylül 1768 tarihinde Rusya’ya savaş ilan etti.

Savaşın başlamasıyla birlikte Birleşik Krallık (İngiltere), Avusturya ve Prusya (Almanya) Osmanlı’ya savaş ilan edip hep birlikte Polonya ülkesini işgal edip türlü katliamlar yaptılar. Polonya’da ezilen soylular ve halk Osmanlı’nın yanında yer aldılar. Kırım Han’ı Kırım Giray, Tatarlar ve Yeniçerilerden oluşan ordularıyla Hotin ve Moskova’nın güneyinde Rusları defalarca mağlup etmelerine rağmen Kırım Giray’ın aniden ölmesiyle Rus orduları Kırım’a girdiler. 1769’da Hotin’i de işgal ettikten sonra Yeniçerileri püskürterek Eflak ve Boğdan’a (Romanya) girdiler. Yeniçeriler ve Tatarlardan oluşan Osmanlı orduları Kuzey Balkanlar’da üst üste mağlup oldular. Ruslar Mora’da bağımsızlık isteyen Yunanlıları kışkırtıp isyan başlattı. Türk mahalle ve köylerine saldıran Yunanlıları durdurmak için Osmanlı, Mora’ya asker çıkararak isyanı bastırdı.

(Sakız adası açıklarında Osmanlılarla Ruslar arasında yapılan deniz savaşı - 1770)

Ruslar, Baltık Denizindeki donanmalarını Akdeniz’e getirdiler. Çeşme açıklarında kendisinden kat kat büyük ve güçlü olan Osmanlı donanmasını mağlup ederek Ege denizini abluka altına aldılar. Osmanlı gemileri 5 yıl boyunca Çanakkale Boğazı’ndan çıkamadı. Rus donanması Çeşme ve Ege sahilindeki Osmanlı şehirlerini sık sık topa tuttu. Ruslar Tuna’yı geçerek Şumnu’ya kadar geldiler. Artık İstanbul tehdit altındaydı. 1774’te tahta çıkan I. Abdülhamit Han, Küçük Kaynarca Antlaşması’nı imzalayarak savaşa son verdi. Bu antlaşmadan sonra Osmanlı’nın Avrupa’da hiçbir karizması kalmadığı gibi o artık bir hasta adam idi.

Türk tarihi açısından en büyük hezimet, Rus tarihi açısından en büyük başarılardan biri olan 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı’nda fedakar Kocaali ve Karasu halkına büyük görev düşmüştü. Padişah III. Mustafa, Karasu ve Kocaali ayan, naip ve usta eri hattaplara (oduncu) gönderdiği Emr-i Ferman’ında “Sahil-i Bahri Siyah’ta vaki Nefs-i Karasu Kazası’na tabi ve Darıçayırı ve Milan ve Kocaali ve İncirli Karyeleri’nin hane-i avarızları bedeli bervechi Tersâne-i Amireye tertib ve beher (her) sene kat’i (kereste kesmek) ve nakli ferman buyurulan 1544 kıta taslak körük, sandal ve 496 kıta tahta sandaldan 3 sene zarfında ahali tarafından teslimi Tersane-i Amire olunan taslak ve tahtadan asitane-i mezkureden 2181 kıta taslak kürek ve 1488 kıta tahta sandal baki kalmıştır.” ifadelerini kullandı.

(Savaştan sonra II. Katerina tarafından Sankt-Peterburg'daki Tsarskoye Selo'da yaptırılmış Çeşme Anıtı)

Belgeden anlaşılacağı üzere Osmanlı Devleti, savaşta olağanüstü hal ilan etmiş, halktan avarız vergisi karşılığında donanmaya destek istiyordu. Avarız, olağanüstü durumlarda toplanan vergiler olup zamanla tıpkı günümüzdeki deprem vergisi gibi sürekli hale getirilmiştir. Kocaali ve Karasu halkından sandal, kürek, körük gibi aletler talep edilmiştir. Bunların bir kısmı yetişmediği için hızlı şekilde hazır edilmesi istenmekteydi. Bahr-i Sefid (Akdeniz) ve Bahr-i Siyah (Karadeniz) caniplerine ihraç olunacak donanma gemilerinin bütün donanımının eksiksiz şekilde tamamlanması emredilmiştir.

Osmanlı donanması 1770 yılında hazır hale getirildikten sonra Çeşme ve Sakız Adası açıklarında Rus donanmasına karşı ağır bir yenilgi alarak yok edilmiştir.

(Çariçe II. Katerina'nın Osmanlıları yenmesini gösteren temsili bir tablo - Stefano Torelli 1772)