Ali Keskinsoy'un "İyi bir Müslüman olmak isteyene bu 4 Hadis yeter" başlıklı köşe yazısı

Biliyorsunuz hadisi şerif kitapları var, mesela Kütübü Sitte duydunuz değil mi? Kütübü Sitte, ne demek. Muteber sahih hadisi şeriflerin bulunduğu 6 kitap demek. Bunların sıralaması var, ilk başta en sahih olanı Buhari, ikincisi Müslim, üçüncüsü de Ebu Davud. Ebu Davud Bir lakaptır, ismi Süleyman’dır. Bu alimimizin, gezmiş dolaşmış 500 bine yakın hadisi şerif toplamış. Adamların işi gücü bu. Geziyorlar hadis-i şerif bulmak için. Sen ne duydun Peygamberimizden, alıyor sonra araştırıyor, bu doğru onu alıyor bu doğru değil Peygamberimize kadar gitmemiş diyor onu eliyor. Sonra sünen, süneni Ebu Davut diye bir kitap yazmış, buraya 5000’ne yakın Hadisi Şerif koymuş. Sahih hadis şeriflerde, şöyle bir ifade kullanmış demiş ki; bu 5.000 Hadisi Şerif içerisinde 4 tane Hadisi Şerif seçtim. Bir Müslüman bunları ezberler ve bunlarla amel ederse, bu dördüyle özellikle amel ederse, dünya ve ahiret kurtuluşa erer, bakalım neymiş onlar, 4 tane Hadisi Şerif. Bunlarla amel etmemiz bize yetermiş. 

Birincisi; yapılan işlerin mükafatı niyetlere göredir. Namaz kılıyorsun, sadaka veriyorsun, iyilik yapıyorsun, niyetin ne, niçin yaptın bunu, Allah için diyorsan, Allah'tan ecrini alırsın, başka şeyler için yapıyorsan başka şeyleri alırsın. Hani bir hadisi şerif var ya, ahirette Allahu Teala soracak zengine, bu kadar mal verdim ne yaptın, ya rabbi senin yolunda harcadım, hayır kulum öyle deme, ben senin niyetini biliyorum, ne cömert adam desinler diye yaptın. Dediler mi sana bunu? Evet dediler, o zaman benden alacağın hiçbir şey yok. Kim kim için çalışırsa ücretini ondan alır, Allah için iş yaparsak mükafatını Allah’tan alırız. Herkes neye niyet ederek iş yapıyorsa ona göre mükafat alır.

O zaman ne yapacağız? Bütün işlerimizde niyetimizi doğru yapacağız. Yarabbi senin için yapıyorum, zaten bu muhasebeyi yaparsak, yanlış yaptığımızın farkına varırız, sonra düzeltiriz. Demek ki niyet muhasebesi çok önemliymiş.

İkincisi; Müslümanın İslam'ının güzelliğindendir. Yani bir Müslümanın kaliteli bir Müslüman olduğunun alameti nedir? Kendisini ilgilendirmeyen dünya ve ahiret fayda sağlamayan şeyleri terk etmesidir. Kendimize soralım? Ben kaliteli ve güzel bir Müslüman mıyım? Yaptığın işlere bak, ne işle meşgulsün, hocam dizileri kaçırmam diyorsan geçmiş olsun. Efendim şu hobim vardır, helal dairesi var, helal dairesinde bir şeyler yapalım, ama boş işlerle uğraşıyorsak, anlayın ki Müslümanlığımız tam daha güzel seviyeye çıkmamış, ne kadar önemli Hadisi Şerif. Niyetlerimizi güzel yapacağız, boş işlerden boş konuşmalardan da uzak duracağız.

Üçüncüsü; sizden herhangi biriniz kendisi için sevdiği ve istediği şeyleri, başkası için istemediği sürece gerçek manada Mümin olamaz. Bir şey var, kendin adına istiyorsun bunu, ama başkası adına olduğu zaman bana ne ya diyorsan, o zaman problem var, bunu yaparsak, insanların beğenisini kazanır mıyız, kazanırız… Allah'ın beğenisi zaten gelir ve insanlarla da çok iyi geçiniriz, herkes bizi sever, kendin için istediğin bir şey var, diyorsun ki, ya bir din kardeşimde aynısı olsun diye uğraşıyor yarabbi ona da ver dersen, o insanlar seni ne kadar severler değil mi, yani toplumda sevilen bir adam olursun. Namaz kılarken ne diyoruz, arkalar dolu önler boş, sıkışalım, öne doğru gelelim, bazılarımız böyle yerimizden zorla hareket ediyorlar, şunu düşüneceksin, ben burada bir yer bulmuşum adam orada kapının önünde dikilmiş ben nasıl namaz kılacağım diye böyle çırpınıyor, o adamın yerine kendini koyacaksın, o adam gibi olmak ister misin, istemezsin.

Demek ki ben kendim için böyle rahat bir ortamda namaz kılayım istiyorum, Onun içinde isteyeceğim, bunun gibi örnekleri siz çoğaltın gitsin basit bir örnek verdim yani.

Dördüncüsü de; Peygamberimiz buyuruyor ki, haramlar bellidir, helaller bellidir. Kur'an-ı Kerim'de net ifadeler vardır, faiz haramdır, içki haramdır, kumar haramdır, kumar adına olan her şey haramdır, net…

Arada şüpheli olan şeyler var, haram mı helal mi diye belli değil, insanların çoğu bunu bilmez. Efendimiz devamında buyuruyor ki, şüpheli şeyleri yapan, her an harama bulaşabilir. Ve örnek veriyor Efendimiz buyuruyor ki, bir çoban düşünün koyunlarını tam sınırda otlatıyor, (Burası başkasının tarlası, burası senin tarlan), koyunlarını getirdin senin tarlanın sınırlarında otlatıyorsun, Ne olur bir anda farkına bile varmadan bir bakarsın ki koyun geçmiş karşı tarafa, o zaman ne yapacaksın? O karşı tarafa geçmemesi için, harama bulaşmamak için o şüpheli olan yerlerde dolaşmayacaksın, ya bu haram değil ama, çok da iyi bir şey değil, dediğiniz her şeyden uzak duracaksınız, bu yiyecek olabilir içecek olabilir başka şeyler de olabilir.

Ebu Davud Rahmetullahi aleyh diyor ki; işte bir kimse bu dört hadisi şerifle amel etse ona yeter.

Birincisi; ‏bütün ameller niyetlere göre kişiye kazandırır. İkincisi; kişinin güzel Müslüman olduğunun alameti, boş şeyleri terk etmesidir. Üçüncüsü; kendisi için sevdiğini kardeşi için sevmeyen kimse, gerçek manada Mümin olmaz. Dördüncüsü de, haram belli helal belli şüphelerden uzak durmak…