Kadınlar Venüs’ten erkekler Mars’tan diye bir söz var, duymayan yoktur. Aynı dünya üzerinde yaşıyor olmamıza rağmen geldiğimiz gezegenlerin bile farklı olma söylemi bize ne anlatıyor olabilir?

 

Evet, ihtiyaçlarımız, ifade biçimlerimiz, duygularımız yaratılış itibariyle oldukça farklılık gösteriyor. Yaşadığımız zorluklar karşısında verdiğimiz tepkiler de farklı olacaktır tabii ki.

 

Biz kadınlar genel olarak evde zaman geçirmeyi,  içimize dönmeyi, duygularımızı ortaya koymayı ve bunu arkadaşlarımızla paylaşmayı severiz.  Erkekler ise duygularını göstermek içini dökmek istemez.  Biz onlarla konuşurken bizi dinlemiyor gibi göründüklerinde aslında soruna kendi içlerinde bir çözüm arıyorlar.

 

Salgın döneminde çoğumuzun rutinleri değişti, evde çok daha fazla vakit geçirmeye başladık. Eşlerimizle sohbet etmek istedik, beklentilerimiz arttı ama pek çoğu karşılanmadı. Erkeleri empati kurmamakla suçladık; kadınları dırdır etmekle... Ama bu işin aslı ne? Mars ve Venüs’ün bu konuda desteği almak akıllıca olurdu.

 

Venüs kadını...

Venüs astrolojide kadını, güzelliği, zevkleri, sanatı en önemlisi de strateji yapmayı temsil eder. Yani Venüs kurnazdır, sabırlıdır. Ama biz gün geçtikçe sabırsız olmaya başladık. Bir tarihe dönüp bakın; bütün savaşlar kadınlar için yapılmıştır. Dünyadan Venüs’ün yani kadınların yok olduğunu bir an için varsayarsak erkelerin savaşmak için pek bir nedeni kalmayacaktır.

 

Mars erkeği…

Mars ise erkeği temsil eder, savaşçıdır, askerdir, barınmayı sağlayandır ve atalarından bu yana, şekil değiştirse bile hala avcıdır. Bundan dolayıdır ki biz kadınlar, erkelerden empati beklediğimizde iki taraf da kaybeder. Çünkü savaşta empati kuran kaybeder.

 

21 Haziran Güneş ve 5 Temmuz Ay tutulması…

Yengeç ve Oğlak burcunda gerçekleşecek tutulmalar bizi yeniyle tanıştıracaktır. Güneş tutulması çok büyük yeni başlangıçları gösterir. Yengeç burcu genel olarak evi aileyi, köklerimizi, duygularımızı temsil eder.  Ailemizin önemini, bir ve bütün olmayı tekrar hatırlayalım.

 

Bu arada bir parantez açıp sunu söylemek isterim. Her kadın, her erkek farklı olacağı gibi kimi kadınlar erkek kafalı, kimi erkekler de kadın kafalıdır. Yani daha hassas ince düşünürler.

 

Ve kadın erkek ayırmaksızın bu soruyu kendimize soralım, salgın döneminde yaşadığımız endişe ve kaygı bize o sırada mı geldi?  Yoksa daha önce yaşadığımız ama yüzleşmekten kaçtığımız bir sorunla yüzlemek zorunda mı kaldık?