Sultan II. Mahmud 1826 tarihinde Yeniçeri Ocağı’nı kaldırmış ve yerine bugünkü Türk Silahlı Kuvvetleri’nin temeli sayılabilecek Asakir-i Mansure-i Muhammediye adında modern bir ordu kurmuştur. Ordunun asker sıkıntısı çekmesi üzerine hükümet, zorunlu askerlik yasası için hazırlıklara başlamış ve ülke genelinde kaç erkek olduğunu tespit etmeye çalışmıştır. Bu bağlamda 1831 ve 1841 yıllarında tebaanın bütün erkek nüfusu sayılmıştır.

Karasu’da 1831 nüfus sayımında 1302 erkek, 1841 sayımında ise 1373 erkek nüfus tespit edilmiştir. Nüfus on yılda 71 kişi artış göstermiştir. Toplam 10 köyden müteşekkil olan Karasu Kazası; Nefs-i Karasu, Kocaali, Belâzar, Lâhne, Milan, Kuyumculu, İncirli, Darıçayırı, Akkum ve Sinanoğlu köylerinden oluşmaktadır. Kazanın idare merkezi Nefs-i Karasu yani bugünkü Karasu Köyü’dür. Akkum Karyesi ise Karasu’nun en az erkek nüfusuna sahip köyüdür.

15 hane bulunan Akkum’da 30 erkek nüfus tespit edilmiştir. Tarihçiler, bir hanede genel olarak 4-5 kişinin yaşadığını kabul etmektedirler. Bu bağlamda Akkum’da ortalama 60 ile 75 kişi yaşadığı tahmin edilmektedir. Köyde toplam 8 çocuk bulunmaktadır. Karasu’nun en yaşlı bireyi Akkum’da oturan Ak Sakallı Karaman Mehmed’dir. Sayımdan birkaç gün sonra 25 Mayıs 1841’de vefat etmiş ve ovadaki mezarlığa gömülmüştür. Kendisi muhtemelen Karamanlı Türklerindendir.

Akkum’daki en kalabalık haneler Karamanlı ve Kuruoğlu aileleridir. Köydeki herkes orta ve uzun boyludur. 2 kişi kara sakallı, 1 kişi kumral bıyıklı, 12 kişi sarı saçlı, sarı sakallı, sarı bıyıklıdır. 1839-1841 yıllarında köyde sadece 1 çocuk dünyaya gelirken 4 kişi de vefat etmiştir. Akkum’daki herkes çiftçidir. Sakarya Nehri’nin vücuda getirdiği kumu ak, toprağı ak arazilerde çiftçilik yapmaktadırlar. Köylüler burayı; “Bu köyün kumu da toprağı da aktır, berekettir. Akkum velidir, nimettir.” şeklinde betimlemişlerdir.

Köylülerin en büyük sorunu Sakarya Nehri’nin sık sık taşmasıdır. Nehrin taşmasıyla tarım arazileri sular altında kalmış ve zirai üretim olumsuz yönde etkilenmiştir. Bu sebepten köyün, yamaçtaki yüksek sırta taşınması daima gündemdedir. Ancak köylüler, tarlalara uzak olduğu için bu fikre bir türlü sıcak bakmamaktadırlar.

Kaynak: Aysun Sarıbey Haykıran - Uğur Avcı, “1841 Nufus Sayımında Karasu Kazası”