Ayşenur Elmacı'nın "Önce benim esnafım sonra dışarıdan gelen esnaf değerlidir" başlıklı köşe yazısı

Bu hafta Karasu’da ki üreticilerimizin emeklerini kaleme almak istedim. Karasu Kaymakamımız Sayın Mehmet Uğur Arslan’ın bu konular üzerinde hassasiyeti olduğunu biliyorum. Kaymakamımız Arslan, Karasu’nun gözle görülür sorunlarına da hakim olduğunu düşünüyorum.

Bu hafta ki köşe yazımı çiftçilerimizle ilgili yazmak istedim. Bu durumun Kaymakamlıkla değil de Belediye ile ilgili olduğunu düşünüyorum ancak bu konuyla ilgili Kaymakamımız önderlik yaptığı takdirde çiftçilerimize az da olsa katkı sağlamış oluruz.

Yazın hafta da iki gün, kışın ise hafta da bir gün açık olan Karasu pazaryerimizde köylülerimizin satış yaptığı alanın aşırı derecede dar olması sadece benim gözüme yanlış gelmiyordur diye düşünüyorum.

İlk olarak dışarıdan gelen esnaflarımıza ayrılan yer kadar, köylülerimizin de satış yapmaya çalıştığı alanın da genişletilmesi gerekli.

Daracık alanda satış yapmaya çalışan üreticilerimizi görmezden gelmeyiz. Önce benim esnafım sonra dışarıdan gelen esnaf değerlidir.

‘Herkes aldığı alan kadar aidat ödüyor’ denmesin hiç. Kendi üreticine sahip çıkacaksan eğer bazı toleransları da sağlamak gerekir.

Biz önce kendi esnafımıza sahip çıkmayacaksak, kendi üreticimizi ötekileştireceksek yöneticilerin oturup bir düşünmesi lazım.  

Karasu’da hemen hemen her mahallede çiftçilerimiz üretim yapıyor. Çiftçilerimizin ürettiği bu ürünlerin birçoğu üreticilerin elinde kalıyor. Niye?

Karasu’da bir alan inşa edilip, üreticilerimizin ürünlerinin pazarlanması noktasında bir çalışma yapılamaz mı? Karasu’daki marketlerimiz bu ürünleri kendi ilçemizde üretim yapanlardan neden almasın? Bunu başarabilmek çok mu zor?

Kaymakamımız Mehmet Uğur Arslan’ın önderliğinde çiftçilerimiz ile ilgili olan bu çalışmaların yapılması noktasında önderlik yapacağını düşünüyorum.

Karasulu çiftçilerinin ürünleri elinde kalırken, dışarıdan gelen ürünler satışa sunulması daha mı değerli? Bence hayır.

Çiftçilerimizin bahçesinden taze olarak alınacak olan bu ürünler sadece pazaryerinde değil, Karasu’daki marketlerimize bile halkımıza sunulabilir.

Bu durumu hiçbir siyasi partinin dillendirdiğini duymadık. Çok zor bir proje olduğunu da düşünmüyorum. Biz istedikten sonra yapılmayacak bir iş yoktur.

Yağmur, sel, çamur, fırtına veya herhangi bir AFAD’ta zaten çiftçinin yanında kalıp, destek verilemiyor. Bari bu tarz projelerle üreticilerimize destek verelim de çiftçilerimizin umutları daha da tükenmesin.

Biz önce kendi esnafımıza sahip çıkalım. Dışarıdan gelen esnafımız zaten kazanıyor…