Remzi Akbaş'ın "Neden "SİZ" değil" başlıklı köşe yazısı

Resmi Gazete'de yayımlanan ilana göre siyasi partiler aday listelerini 20 Şubat Salı günü saat 17.00'ye kadar teslim edecek. İl ve ilçe seçim kurulları kesin aday listelerini 3 Mart Pazar günü açıklayacak.

Bu nedenle partilerin başkan aday ve meclis listeleri muhtemelen en geç yeni yılın ilk haftasında açıklanabilir.

Bu ön bilgiyi verdikten sonra; şimdi Karasu'da Cumhur İttifakı'nın adayı AK Parti'den ve herhangi bir sürpriz olmadıkça mevcut Başkan İshak Sarı gösterilecektir. Ve aldığımız bilgilere göre de Kuzey Bölgesi sorumlusu olarak gösterilen Milletvekili Lütfi Bayraktar, Sarı'nın adaylığı için "kırmızı çizgimiz" diyormuş.

Eğer böyle bir değerlendirme yapmışsa buna göre diğer aday adaylarına haksızlık yapmış olmuyor mu? O zaman temayül ve anketlere ne gerek var?

Ancak, Sayın Bayraktar'ın olası bu "kırmızı" çizgisi nereye kadar geçerli?

Siyasette"24 saat" çok uzun bir zamandır. O nedenle şimdiden bu tür bağlayıcı açıklamalar teşkilat içinde rahatsızlık yaratır.

Biliyorsunuz AK Parti'nin 26 Kasım’da yapılan temayül yoklamasında teşkilat kademeleri tercihlerini kullanmıştı.

Yöneltilen sorulara bakalım:

- Mevcut belediye başkanını, belediye hizmetleri yönünden nasıl buluyorsunuz?

- Teşkilat ilişkileri açısından nasıl buluyorsunuz?

- Partinin ilke ve değerleri açısından nasıl buluyorsunuz?

- Belediye başkanının yeniden aday gösterilmesini ister misiniz?

- Belediye başkanlığı için başka önereceğiniz kimler var?

Yöneltilen sorulara bakıldığında temayülün İshak Sarı'nın lehine çıkması çok doğal.

Temayül için hazırlanmış böyle bir soru kalıbı acaba anket çalışmasında uygulanır mı? Hiç sanmıyorum.

Bu sorulara ilave olarak

"Mevcut belediye başkanını gönül belediyeciliği kriterlerine yeterli buluyor musunuz?" şeklinde anket yapılsın bakalım ne çıkacak?

Açıkçası ben bu tür temayül ve anketlerin çok da önemli olduğuna inanmıyorum.

Adaylar Genel Merkez Komisyonu tarafından tespit ediliyor. Sonra Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın masasına geliyor. Önüne gelen aday listeleri büyük ilçeler dışında (eğer özel bir ihbari bilgi) yoksa geldiği gibi onaylanıyor.

Ancak sorun şurada!

Her ne kadar tüm illerde İttifak kararı alınmış olsa da MHP'nin rahatsız olduğu ilçeler de var.

Örneğin; Karasu bunlardan biri.

Eğer İshak Sarı yeniden aday gösterilirse Cumhur İttifakı'nın büyük ortağı MHP teşkilatı tavrını daha önce İl Başkanlığı'na olumsuz olarak açıklamıştı. Geçtiğimiz hafta Ankara'da Meclis ziyaretinde bunu tekrardan vekilleri Levent Bülbül'e de söyledikleri ileri sürüldü. Dolayısıyla sıkıntı devam ediyor.

Peki öyleyse neden çözüm getirilmiyor?

AK Parti'nin iktidarına kayıtsız şartsız destek veren MHP'ye verilen öneme bakıldığında çok da hak ettiğini almış görünmüyor.

Şöyle ki;

Sakarya'da 16 ilçe var. Alınan bilgilere göre AK Parti bu ilçelerden sadece Hendek ve Taraklı'da aday çıkarmayarak MHP adaylarını destekleyecek. Neden 2 ilçe?

Neden daha fazla değil!

Tam da burada MHP Karasu eski İlçe Başkanı Münir Ali Kara'nın 2019 yerel seçimleri için henüz ittifak kararı alınmadan 2018 Aralık ayında basında çıkan şu sözlerini hatırlatmak isterim:

"MHP yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya taşıyanların, her devrin kazananların maşası olacak bir yapı değildir. Seçimi kazanmak adına her yolu mubah gören, kendi çıkarları için her türlü çirkinliği yapmaktan geri durmayanların sığınacakları bir liman konumunda olmadık ve olmayacağız."

Sonra ne mi oldu?

Seçimlerde AKP-MHP İttifak kararı alınınca ve Belediye Başkanı olarak İshak Sarı belirlenince sahada en çok çalışanların başında geldi.

Bilindiği üzere AK Parti'nin en güçlü olduğu dönemde ve ittifaksız girilen 2009 belediye seçimlerinde Karasu'yu MHP'nin adayı kazanmıştı. Gerçi o dönem 34 mahalle köy statüsünde olduğu için Karasu Belediyesi adayı için oy kullanma hakkı yoktu.

Dolayısıyla Karasu'da Cumhur İttifakı'nın adayı neden MHP'li olmasın? Hadi Karasu olmasın da neden Kocaali olmasın?

Ya da başka ilçe...

Ya da şöyle sorayım:

Belediyeyi MHP'nin seçmen desteğiyle kazanan AK Parti'nin başkan yardımcılarından biri neden MHP'li olmasın? Kara'nın dediği gibi, neden AK Parti'nin maşası olsun?

İşte, MHP seçmeni burada kendilerini "zorunlu" güdümlü olmaktan rahatsızlık duyuyor.

Elbette bütün bu tartışmalar, sorunlar, nedensiz değil...

Ancak:

MHP olarak neden "SİZ" değil!