Ne güzel değil mi ekmek poşette, çalışanlar maskeli ve eldivenli, meyveler poşette, öksüren ya da ateşi çıkan hastaneye koşuyor.

 

Aslında hoşuma da gidiyor "iyi ki geldin Corona” diyorum (!) Millet, sayende temizliği, hijyeni, hastayken ne yapılacağını öğrendi.

 

Ülkemizde mevsim geçişlerin de doktorlarımız her zaman uyarırlar. Ağaçların tomurcuklanmaya başladığı aylar. Mart ve yaprakların dökülmeye başladığı Eylül aylarında astımı, bronşiti, kalp rahatsızlığı, yüksek tansiyonlular, kanserliler ve bu mevsim geçişlerinde gribal vakalar çoğalır zatürre ölümlerin de artış olur. “Bu aylarda dışarı çıkmamaları ve evde kalmaları sağlıkları için gereklidir” diye açıklama yaparlar.

 

Bu aylarda rahatsızlıkları olanlar, kendilerini kollamazlarsa ölüm olayları fazla olur.Bu konuya çok dikkat etmişimdir. Belediye cenaze hizmetlerine yıllardır malzeme verdiğim için mart yada eylül ayında bu sayı üçe katlanırdı.

 

Dikkat ediyorum ilçemizde bu yıl mart ayında ölümlerde bir yoğunluk yaşanmadı. Devletin koyduğu yasaklar bence çok işe yarıyor. Bu ay, ölüm oranında çok büyük bir düşüş olduğunu gözlemliyorum. Demek ki tedbir alındığında ölümler azalabiliyormuş.

 

Evet değerli halkımız, kendimizi düşünmesek de sevdiklerimiz için onların daha uzun yıllar yaşaması için kurallara uyalım, gerekmedikçe dışarı çıkmayalım. Doktorlarımızın söylediği kurallara mutlaka uyalım. Corona, bize ölmeyi değil, nasıl ayakta kalıp yaşayabileceğimizi de öğretiyor.