Aybüke Yıldız'ın "İnanmak istemiştim" başlıklı köşe yazısı

İnanmak epey aptalca...

Aşk sevince üzmez. İnsan her türlü insana vakit ayırabiliyor.

Kaçmak elbette kolaydır hem kabalık diz boyu ama kimse şaire kalbi ne durum da diye sormuyor.

Enerjik oluyorum ne bu neşe diyorlar. Üzgünken geçecek sabret diyorlar...

Aşkta meşkte yalan.

İnsanlar plavra plavra…

Kahve olmalı her yanım kalbime zehir gibi sarmalanmalı sigara dumanı. Geceyi anımsatan mum ışığı keskin ve zihnim bütün olumsuzluklar karşısında kaybetti. Benim sana inanmam epey güç. Şair şiirlerinde bıraktı aşkı.

Kimsenin kalbini iyileştirmeyeceğim...

Tesadüf ve geçmiş zor olmalı zihnim bunu kaldıramıyor güvenmek saçma geliyor. Saçlarım tekrar uzar ama ben sana bir daha inanmam. Öfkem sana baki, aptal kalabalık suretler can yorucular. Kalbimi döverim sana inanırsa.

Aşk meşki boş verin. Şarkılar tekrara düştü. Şiirler öldü. Adımı anımsamak bile güç saçlarım sen kokarken senden kaçmak aptalca. Bu oyunu aklım kazandı.

Zaman öfkesi sahte insanlar en çokça sahte dostlar şimdi ne oldu biliyor musun ilahi adalet hüküm sürüyor umarım gökyüzü karardığında zehirlemez yalan suretlerinizi…

Hayatınızda korkak adamlara yer vermeyin. Zaman değerlidir bu dünyada size onu armağan eden adamları sevin.

Unuttum o bana değer vermiyordu. Umarım bir gün sevgiyi bulursun ama kırdığın kalbimin ahı seni bulsun.

Geç kaldın gün bitti.

Keşke kalbim seni dinlemeyi erteleseydim. Şimdi gün içinde kendime hiç kızmazdım.

Bazı adamlara sevmeyi asla beceremezler.