Ayşenur Elmacı'nın "Olması gereken mi oldu?" başlıklı köşe yazısı

Resmi Gazete’de yayımlanarak Karasu sahil bandı “Riskli alan” ilan edilmişti.

Karasu Belediyesi konuyla ilgili; “Bu karar doğrultusunda, sahil şeridinde kum üzerinde yer alan tüm yapılar, büfeler ve işletmelerin kaldırılması yasal bir zorunluluk haline gelmiştir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızla koordineli bir şekilde yaz sezonu öncesinde başlatmayı planlıyorduk. Ancak vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması, turizm sezonunun olumsuz etkilenmemesi ve sahilimizin yaz boyunca molozlarla dolu olmaması adına, bakanlığımızla yapılan istişareler neticesinde yıkım işlemlerinin 15 Eylül 2025 tarihinde başlatılmasına karar verilmiştir. 15 Eylül 2025 itibariyle, söz konusu riskli alandaki yapıların tamamı, hiçbir itiraz ve engelleme olmaksızın kaldırılacaktır” diyerek açıklama yaptı.

Olması gereken mi oldu diye soracak olursak, olması gereken oldu diyebiliriz.

Hem vatandaş hem de esnafımız açısından bu karar doğru bir karar. Bu yaz sezonunda beachlerin kurulması noktasında izin verildi. Ancak 15 Eylül 2025’ten sonra yıkım işlemleri başlıyor. Sahiller tamamıyla halkın oluyor.

15 Eylül 2025’ten sonra sahilde herhangi bir beach kurulumu olmayacak.

Duruma diğer taraftan bakacak olursak, 15 Eylül 2025’ten sonra beachlerin kurulmaması tatilciler açısından üzücü oldu diyebiliriz. Çocuğuyla birlikte sahile giden aileler yüksek oranla beachleri tercih ediyordu.

Denizden çıkınca aperatif olarak çocuklarına yiyecek içecek kolay buluyordu.

Yine denizden çıkınca duş ve lavabo ihtiyaçları olsun bunların giderilmesi noktasında tatilciler sıkıntı yaşayabilir dense de tatilcilerin duş ve lavabo ihtiyaçları doğrultusunda 15 Eylül 2025’ten sonra Karasu Belediyesi tarafından duş ve lavaboların kurulumu için çalışma da yapılacak.

Sahiller halkındır derken, halkın da ihtiyaçları doğrultusunda adım atmakta gerekiyor. Bu yüzden bu sene de tatilcilerin sıkıntısı yaşamaması adına beachlerin kurulmaması izin verildi.

Önümüzdeki yaz aylarında ise sahiller tamamıyla halkın olacak.

Karasu’nun gözbebeği durumunda olan sahilimizi daha sağlıklı, daha düzenli ve daha yaşanabilir bir yapıya kavuşturmak hem görüntü hem de huzur açısından daha sağlıklı.

Hemen hemen her yaz sezonunda beach işletmeleri ve halk arasında tartışmalar oluyordu. Halkın sahile geçişi noktasında beach işletmelerinin daha duyarlı olması ve tatilcilerle daha sağlıklı iletişimler kurmaları da gerekiyor.

Tertemiz bir görüntü için bu adımların atılması gerekiliyordu. Karar resmi gazetede de yayınladı. Bu yüzden hak sahiplerinin de daha uzlaşıcı taraf olarak hareket etmeleri daha sağlıklı olacaktır.

Sahil projesi gibi bir örnek hepimizin gözünün önünde, görüntü olarak sahil projesinin bitmiş alanına girince içimiz nasıl ferahlıyorsa bu tarz çalışmaların kimseyi ötekileştirmeden yapılmasına devam edilmedi.