Kısa bir süre yazılarıma ara verdiğim Öncü Karasu & Karasu Haberleri ile ayrılığıma, üçüncü yıl kutlaması nedeniyle dönüş yapmaya karar verdim. Bu sürede siz, beni özlediniz mi bilemem ama ben sizi galiba özledim. Öncü Karasu Gazetesi, üç yılı geride bırakmış, Bu rakam küçük bir rakam gibi gözükse de, Ekonomik sorunların diz boyu olduğu, küçük ilçenin içinde birçok medya kuruluşu ile yarışarak genç, enerji, ideal yüklü yazar çizer kadrosu ile üç yılı geride bırakmak, az bir şey değil. Yola çıkmak önemli değil, kendini okuruna kabul ettirip yola ilk heyecanla devam etmek, ayakta kalabilmektir asıl olan. Öncü Karasu, şimdilik bunu başardı. Uzun soluklu olması için ilçenin dinamikleri de onların yaşam azmine el vermesi gerekir. Genç Patron Ayşenur Elmacı önderliğindeki Öncü Karasu Gazetesi’nin bir parçası olmak, benim yaşlı yüreğime su serpti. Üç yılın kutlamalarının manşet resminde olmasam da, teşekkür kısmında olmak da az bir şey değil. Ya unutulsaydım? İnanın çok üzülürdüm. Nice güzel yıllar dileğimi kutlanan üç yaş kutlamasına postalıyorum.

KARASUSPOR’UN YENİ HEDEFİ

Karasuspor, kendine göre imkânları daha iyi olan, Bölgesel Amatör Ligi’nin başlangıç günlerine iddialı ellerle sarılan Sapanca gibi, Serdivan gibi, Pamukova gibi takımların balın yeni hikâyesinde yokum dediği bir ortamda kıt kanaat imkânlarla, yeni bir yapılaşmanın temellerini atmak adına ben varım dedi. Karasuspor’un yeni yol haritası adına, teknik sorumlu Serdar Ergelen’le, son hazırlık maçı olan Körfez Belediye maçı öncesi konuştum ve Sarı Kırmızılı ekibin yeni yol haritasındaki, sarı kırmızılı futbol yürüyüşünün ipuçlarını öğrenme şansım oldu. Serdar Ergelen’in, neler söylediğini Öncü Karasu’nun spor sayfasında ve Karasu Haberleri internet medyasında var. Bu nedenle oradan okur, bilgi sahibi olabilirsiniz. Yeni düşünceler eşliğinde yola çıkan yeni Karasuspor’u Körfez Belediye maçında 45 dakika izleyip onlarla ilgili futbol not defterime bazı düşüncelerimi ekleme şansım oldu. Karasuspor direniyor, Karasuspor tecrübeli genç kadrosuyla teslimiyetçi futbola kafa tutan, futboldaki direniş noktasında hiçte fena değil. Bu futbol anlayışını gol noktalarına taşımaları halinde grubunda “Ben TFF 3 istiyorum” diyerek önemli paralar harcayan Erenlerspor ve Hendekspor’a zorluk çıkartabilir. Bu gün o olur bu olur, aslonan Karasuspor’un yeni bir yapılaşmanın geldiği noktaları görmek adına, BAL’ı bir deneme süreci olarak önüne koymuş. Özel maçları ben çok fazla ciddiye almam, ben bu işte santraya konulan futbol düşüncesi sahaya nasıl yansıyor ona bakıyorum. Gördüğüm şu Karasuspor’u iddialı Erenler, iddialı Hendekspor sakın ola ki küçümsemeye kalkmasınlar.

FUTBOLDA ÜRETİM PAZARI KURULMALI

Hayat zorlaşıyor. Bu zorluklar her evin kapısını bir vesile ile zorluyor. Futbolda marka olmuş takımlar bile artık üretime dayalı, oyuncu yetiştirmek adına hamle üstüne hamle yapıyorlar. Geçenlerde TV’de Real Madrid’in kötü günler eşiğindeyken elindeki en değerli oyuncuyu satarak düşmekten son anda kurtulduğuna dikkat çekilirken, futbolda üretim pazarına geçilmesi Bursaspor ve Altınordu örneği ile taçlandırıldı. Evet, evet artık kötü ekonomik yönetim eşliğinde her alanda tükenişe koşan Türkiye’de de futbol sektörü kendi alt yapısına doğru koşar adım yol almalı. Bakın Altınordu’ya, hiç yabancısı olmadan kendi yetiştirdiği oyuncu grubuyla nerelere çıktı. Artık benim ülkemde Altınordu, Bursa örneği ne yeni takımların katılmasının vakti geldi de geçiyor bile. Sakaryaspor’da belediye kapısında nöbet tutan, belediye parasıyla fiyaka satan yönetim modelini bir kenara bırakarak, daha iyi, iş bilen ve de üretebilen yönetici aklıyla alt yapıda futbolda üretim merkezi kurmalı. Bunu yaparken iyi bir oyuncu araştırma ekibiyle tüm Türkiye’de taranmalı. Biz bu konuda hep yazıyoruz. Bu güne kadar biz yazdık biz okuduk. Belki gün gelir sesimizi duyan olur diyerek bir vesile bu konuyu gündeme taşıyoruz.