Remzi Akbaş'ın "Takas nereye takıldı?" başlıklı köşe yazısı
Karasu Sahili’nin Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle riskli alan ilan edilmesinin ardından gözler sahildeki 675 metrekarelik arsalara ve üzerindeki yapılara çevrilmişti.
Belediye yetkililerinin yaptıkları açıklama Hazine tarafından Karasu Belediyesi mülkiyetine devredilen Camitepe Mahallesi’nde ayrılan imarlı arsalarla Karasu sahilindeki arsaların "takas" yoluyla devri kararlaştırılmıştı.
Ancak bu takas mülkiyet sahiplerinin rızasına dayanan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri ile yapılacak uzlaşma ile gerçekleşmesi öngörülmüştü.
Dolayısıyla sahilin (belediye yetkililerinin ifadesiyle) "temizlenmesi" için mutabakatın önce 15 Eylül'de başlayacağı ifade edilmişse de sonradan bu tarih 1 Ekim'e ötelenmiş 15 Kasım'da da yıkım çalışmalarının başlayacağı açıklanmıştı.
Tabi ki, bu sürede hak sahiplerine elektronik bildirimle önce davet gönderilmesi ve Bakanlık yetkilileri ile mutabakat sağlanması gerekiyordu.
Anlaşma sağlanırsa ruhsatlı yapılar kamulaştırma yapılacak, anlaşmaya yanaşmayanların yapıları da bedelleri hak sahiplerinin hesaplarına yatırılmak suretiyle yıkılacaktı.
Önümüzdeki hafta Aralık ayına girmiş olacağız.
Nedense; ne hak sahiplerine giden bir davet var ne de bakanlık yetkililerinden bir haber...
"Kıyı Kenar Kanunu" yürürlüğe girmeden önce tapu almış 28 yapı bulunuyordu. Bugün ruhsatsız ve kaçakları da eklersek 60 civarında olduğu belirtiliyor.
Peki sahilin geleceği ne olacak?
Elbette bu da çok önem arz ediyor.
Sahilin geleceğine dair planlardan da bahseden Karasu Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çakır, “Hazırladığımız proje kapsamında, Karasu Belediyesi’ne ait 400-500 metre aralıklarla tek tip beachler olacak. Büfeler, şezlonglar, duş, soyunma kabini ve tuvaletler bulunacak. Sahilde hiçbir özel işletme olmayacak; tüm işletmeler devletin hüküm ve tasarrufunda olacak” şeklinde açıklama yaptı.
İlk bakışta projenin olumlu yönü ortaya çıkabilir ancak ileride sahilin özelleştirme kapsamında bir turizm şirketine verilmeyeceğini kim garanti edebilir?
Ayrıca diyelim ki bakanlık yetkilileri ile anlaşma sağlandı. İyi de Camitepe Mahallesi’nde ayrılan arsalara yapılacak yapıların 2 katlı villa kent tipinde olma şartı ne oluyor? Kamulaştırma bedeli bunu karşılayacak mı?
Hadi onu da kabul ettiler diyelim.
Daha henüz Camitepe Mahallesi’nde ayrılan arsaların altyapısı (elektrik, su, doğalgaz, kanalizasyon, yol) hazır değil.
Elbette bu süreçte itirazlar, mahkeme kararları gibi durumların da hesaba katılması gerekiyor.
Sonuç olarak, takas projesi öyle kolay sonuçlanacak gibi görünmüyor. Belli ki bir yerde takılma var. Merakla bekliyoruz!
