Muhsin Turhan'ın "Nalına da mıhına da vurmak" başlıklı köşe yazısı
İşinin ehli olan insanlar için kullanılan bir sözdür. Geçen gün yolda giderken tanımadığım bir beyefendi önüme geçti bana dedi ki, "Sizin yazılarınızı okuyorum. Tebrik ederim. Hem nalına hem de mıhına vuruyorsunuz" deyince teşekkür ettim.
Son zamanlarda bu tip tepkiler alıyorum! Kimileri “Dikkat et arı kovanına çomak sokma” derken! Kimisi de "dikkat et Silivri soğuktur" diyerek uyarılar da almaktayım.
Biz Allah'tan ve yazmadıklarımızdan korkarız! Hesap günü çok çetindir. Onun için yazmak herkesin harcı değildir. Nalına ve mıhına vurmak işini iyi yapan taraf olmayan insanlar için kullanılır. İşimizi iyi yapıyorsak ne mutlu bize.
Öyle gazeteciler var ki kalemlerini patronlarının ya da siyasi liderlerinin çıkarları için satarlar yanlış olan hiçbir şeylerini yazmazlar. Dün övgüler dizdiklerini yarın ayrılınca partisinden ya da işinden kovulunca bütün hatalarını yazarlar.
Mesela dün Merkez Bankası faizi yüzde 2.5 daha artırıp yüzde 45 çıkartan iktidara tek kelime etmezler, emekliye yapılan zamlar için konuşmazlar. Dün faiz nastır deyip Maliye Bakanı’nı görevden alıp yıllar sonra aynı insanı göreve getirdiklerinde tek kelime etmezler.
Yazık oluyor ülkemize. Faizin bu kadar yükselmesi karşısında inşaat sanayinin satışlarının yüzde 17.5 düştüğünü yazıyor gazeteciler. Buda inşaat sanayine mal üreten esnafın işlerinin çok düşeceğini ve yüzlerce insanın işsiz kalacağının işaretidir.
Bizler bu olanları yazmakla mükellefiz biz doğruları yazacağız birilerinin rızasını kazanmak için değil doğrunun ve haklının hakkını, ‘yanlışa yanlış, doğruya doğru’ diyerek mücadelemizi sürdüreceğiz.
İşimizi en iyi şekilde yaparak hakkın rızasını kazanmaktır tek amacımız. Yüce Allah bizleri doğrudan ayırmasın. Allah'a emanet olun...
